O şimdi ne yapıyor,
Şu anda, şimdi, şimdi?
Belki dizinde bir kedi yavrusu var,
okşuyor.
Belki de yürüyordur, adımını atmak üzeredir,
-her kara günümde onu bana tıpış tıpış getiren
sevgili canımın içi ayaklar!...-
Ve ne düşünüyor
beni mi?
Bir Ayrılık Hikayesi...
Erkek kadına dedi ki:
-Seni seviyorum,
ama nasıl,
avuçlarımda camdan bir şey gibi kalbimi sıkıp,
parmaklarımı kanatarak
Kırası ya
Çıldırasıya...
Erkek kadına dedi ki:
-Seni seviyorum,
ama nasıl,
kilometrelerle derin, kilometrelerle dümdüz,
yüzde yüz, yüzde bin beş yüz,
yüzde hudutsuz kere yüz...
Haydarpaşa garında 1941 baharında
saat on beş. Merdivenlerin üstünde güneş yorgunluk
ve telâş.
Bir adam
merdivenlerde duruyor
bir şeyler düşünerek. Zayıf. Korkak.
Burnu sivri ve uzun yanaklarının üstü çopur. Merdivenlerdeki adam
— Galip Usta —
tuhaf şeyler düşünmekle meşhurdur: «Kâat helvası yesem her gün» diye düşündü
5 yaşında. «Mektebe