Ömer Dinçer

Ömer DinçerTürkiye'de Değişim Yapmak Neden Bu Kadar Zor? yazarı
Yazar
Çizer
7.8/10
8 Kişi
29
Okunma
4
Beğeni
1.322
Görüntülenme

Hakkında

Ömer Dinçer, 1956 yılında Karaman'da doğdu. İlk, orta ve lise tahsilini Karaman'da tamamladı. 1974 yılında Erzurum Atatürk Üniversitesi İşletme Fakültesi'ni kazandı ve bu fakültenin İşletme Yönetimi ve Politikası Bölümü'nden 1978 yılında mezun oldu. İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi'nde 1980 yılında "Personel Yönetimi ve Endüstriyel İlişkiler" yüksek lisans programını, 1984 yılında "Örgütsel Davranış' alanında doktorasını tamamladı. 1980 yılında. Marmara Üniversitesi İktisadi ve idari Bilimler Fakültesi'nde asistan olarak göreve başladı. Doktora çalışmalarının tamamlanmasından sonra, 1985 yılında Yardımcı Doçentliğe atandı. Aynı fakültenin Yönetim ve Organizasyon Anabilim Dalında, 1985 yılında Doçent, 1994 yılında Profesör oldu. 1993 yılında, Amerika Birleşik Devletleri Drexel Üniversitesi'nde misafir araştırmacı olarak çalışmalar yaptı. Marmara Üniversitesi'nde 1992-1995 yılları arasında üniversite bünyesinde bulunan Orta Doğu Ülkeleri Enstitüsü'nde müdür yardımcılığı, 1995-99 yılları arasında önlisans, yüksek lisans ve doktora seviyesinde eğitim veren Mahalli idareler ve Yerinden Yönetim Programları'nda başkanlık yaptı. 1994 - 1997 yılları arasında İstanbul Büyükşehir Belediyesinde, belediye şirketlerinden sorumlu olarak danışmanlık yaptı. "Birleşmiş Milletler Habitat I Konferansı'nda İstanbul Büyükşehir Belediyesi koordinatörü olarak görev aldı. 1999 - 2003 yılları arasında Beykent Üniversitesinde Rektör Yardımcısı, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı ve Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürü olarak görev yaptı. Görev yaptığı üniversitelerin çeşitli bölümlerinde ve Sosyal Bilimler Enstitülerinde "Stratejik Yönetim ve İşletme Politikası", "İşletme Yönetimi', "Yönetim ve Organizasyon", "Örgütsel Teori ve Davranış" ve "Değişim Yönetimi ve Örgüt Geliştirme" konularında seminerler verdi. Bu konularda beş adet kitabı ve çok sayıda araştırma ve makalesi yayımlandı. 2003 yılında, "Kamu Yönetiminde Yeniden Yapılanma" çalışmalarının koordinasyonundan sorumlu Başbakan Baş Müşaviri olarak atandı. 2003-2007 yılları arasında, Başbakanlık Müsteşarlığı görevini yürüttü. 22 Temmuz 2007 tarihinde yapılan seçimlerde 23. dönem İstanbul Milletvekili seçilen Ömer Dinçer, 60. Hükümette Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı olarak atandı. İngilizce bilen Ömer Dinçer, evli ve üç çocuk babasıdır.
Unvan:
Türk Akademisyen, Bürokrat ve Siyasetçi
Doğum:
Karaman, 1956

Okurlar

4 okur beğendi.
29 okur okudu.
36 okur okuyacak.
1 okur yarım bıraktı.
Reklam

Çizerlik Yaptığı Kitaplar

Tümünü Gör

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
...Yapılan siyasetin halk tarafından kabul edilmesi ise ahlâk ölçülerine uymak gerekir. Hükümdarın DOĞRU ve SAMİMİ olması ise ADALETİ sağlar.
Reklam
Günümüzde, çalışarak kazanmak ve dolayısıyla 'hak' sahibi olmak, üzerinde durulması gereken bir değer olmaktan çıkıyor. Çalışmadan kazanmak, üretmeden tüketmek birtakım insanların ortak degeri olarak ortaya çıkmaya başladı. Hakkına razı olmayanlarla, hakkını koruyamayanların giderek çoğaldığı bir toplumda yaşıyoruz. Gerçekte hakkına razı olmayanların sırası geldiğinde kendi hakkını koruyamaması tabiidir. Çünkü zihni veya bedeni hiçbir üretimde bulunmadığı halde kazanç saglayabilen bir insanın, haksızlık karşısında mücadele etmesi zor olacaktır. Ancak, gerçek hak sahiplerinin hakkını koruyamayacak duruma düşmesi, adaletsizliğin, bir başka ifadeyle zulmün kaynağını oluşturur.
Sadece hüner sahibi olmak yetmez, aynı zamanda hikmet sahibi olmak da gerekir.
"Kısaca çağımızda , bir toplumun ekonomik refahı, sağlık ve huzuru, güvenlik ve istikrarı, devletin siyasi gücü ve rekabet edebilme yeteneği nüfus sayısına, servetin çokluğuna ve kaynakların zenginliğine değil, kamu yönetim sistemin niteliğine ve yöneticilerin ehliyetine bağlıdır."
"Kısaca çağımızda , bir toplumun ekonomik refahı, sağlık ve huzuru, güvenlik ve istikrarı, devletin siyasi gücü ve rekabet edebilme yeteneği nüfus sayısına, servetin çokluğuna ve kaynakların zenginliğine değil, kamu yönetim sistemin niteliğine ve yöneticilerin ehliyetine bağlıdır."
Henüz kayıt yok
Reklam

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
310 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Doğu toplumlarında eleştiri kültürü çok yaygın değildir. İnsanlar “eşref-i mahlûkat” kabul edildiği için kişiyi rencide edecek davranışlardan kaçınılır, yanlışları yüzüne vurulmaz. Ancak ona doğru olanı işaret etme, iyi ve güzel olanı hatırlatma maddi ve manevi bir sorumluluk olarak kabul edilir. Dolayısıyla öğüt verme geleneği oldukça yaygın bir kültür haline gelmiştir. Bu öğüt kültürünün varlığı ve gerekçesi, Hz. Danyal (AS) ait olduğu söylenen şu anekdotta çarpıcı bir şekilde yer alır: Danyal Peygamberin dört mil boyunca bir hükümdarın süvarilerinin ardında yürüdüğünü gören dostları ona “Sen bir peygamber olduğun halde nasıl olur da böyle yaparsın?” diye çıkışırlar. O da şu cevabı verir: “Ümit ediyorum ki onunla bir çift kelam ederim de Allah Teâlâ bu vesileyle onu halk için faydalı bir hizmet yapar, millete hayrı dokunur... İşte bu amacı güderek yürüyorum.” Bu kitap, Hz. Danyal’ın (AS) izinden gitti ve 2016-2017 yıllarında, Türkiye’de yaşanan olaylar karşısında, siyaset aktörlerinin politika ve eylemleri karşısında, sadece bilginin gücüne güvenerek, doğru olana işaret etmeye çalıştı. Kitap içinde yer alan makaleler okundukça görülecek ki, politika sahiplerinin yanlışlarını kısır delil veya iddialarla eleştirmek yerine demokratik bir yaklaşımla doğru, iyi ve güzel olanı göstermek çabası içinde olundu.
Bilirken Susmak
Bilirken SusmakÖmer Dinçer · Alfa Yayınevi · 20184 okunma