Önder Göçgün

Önder GöçgünZiya Paşa yazarı
Yazar
Derleyen
8.3/10
13 Kişi
65
Okunma
3
Beğeni
1.357
Görüntülenme

Önder Göçgün Sözleri ve Alıntıları

Önder Göçgün sözleri ve alıntılarını, Önder Göçgün kitap alıntılarını, Önder Göçgün en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
“Ne efsûnkâr imişsin âh ey didâr-ı hürriyet Esir-i aşkın olduk gerçi kurtulduk esaretten.”
Sayfa 86 - hürriyet kasidesi
« Hüseyin Rahmi hiç evlenmemiştir. Bunun sebebini ise, şöyle açıklar: Yattığım odada başka nefes istemem, sinirlenirim; bunun içindir ki, misafirlikte de kalmam. Efendim, muharrirlerden kim evlendiyse, artık yazamaz olmuştur. Ernest Renan da bekârmış, kendisine sebebini sormuş­lar; «İnsanlar iki kısımdır. Bir kısmı dimağ ile, bir kısmı bedenle çalışır. Ben, birinci kısımdanım.» cevabını vermiş. »
Sayfa 14 - Kültür ve Turizm Bakanlığı YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Yeğeni Safder Hanım’ın, dayısı Hüseyin Rahmi Bey hakkındaki gözlemleri:
« Temizliği de çok severdi. Elinde eldiven bulunmadığı zaman hiçbir şeye dokunmazdı. Kapı tokmağı veya para gibi şeyleri tutsa, derhal ellerini yıkardı. El sıkmayı sevmez ve el öptürmek istemezdi. Kitaplarına düşkünlüğü ve biraz asabi oluşu, evlenmesine mâni teşkil etmiştir. Kendisine bu açıldığı zaman: - Ben, kitaplarımla evliyim; bu yetişmez mi? derdi.»
Sayfa 17 - Kültür ve Turizm Bakanlığı YayınlarıKitabı okudu
« Kadınlar arasında geçen çocukluk hayatından kalan başka bir hatıra da şu; Gayet iyi tentene örer, yastık işler, beyaz işi yapar. Heybeliada'daki köşkünü ziyaret edenler, üstadın bu kabil eserlerini de görerek zevk duyarlar. »
Sayfa 14 - Kültür ve Turizm Bakanlığı YayınlarıKitabı okudu
Güzel cevap:
« Avâm (halk) için edebiyat olamazmış.. Ne hezeyan (saçma söz)! Avâm cehl (bilgisizlik) içinde boğulsun, koca bir millet yok olmaya mahkum bulunsun, biz karşıdan seyrine bakalım öyle mi?»
Sayfa 201 - Kültür ve Turizm Bakanlığı YayınlarıKitabı okudu
« En büyük merakı yün ve tentene örmekti. Çok defa yazı yazdığı masanın başından kalkıp, dinlenmek için tentene ördüğü görülürdü. Yüne gelince: yaprak örgü, fıstık örgü, kâtip çimdiği ve daha akla gelen bütün örgü tarzlarının-romanda olduğu gibi- hakiki üstadı idi. Nakış bilirdi, yastık başı işlerdi.»
Sayfa 18 - Kültür ve Turizm Bakanlığı YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Hüseyin Rahmi hiç evlenmemiştir. Bunun sebebini ise, şöyle açıklar: "Yattığım odada başka nefes istemem, sinirlenirim; bunun içindir ki, misafirlikte de kalmam. Efendim, mu­harrirlerden kim evlendiyse, artık yazamaz olmuştur. Emest Renarı da bekârmış, kendisine sebebini sormuş­lar; «İnsanlar iki kısımdır. Bir kısmı dimağ ile, bir kısmı bedenle çalışır. Ben, birinci kısımdanım.» ce­vabını vermiş.’’
İyi geceler
. Pek rengine aldanma felek eski felekdir Zirâ feleğin meşreb-i nâ sâzı dönekdir Ya bister-i kemhâda ya virânede cân ver Çün bây ü gedâ hâke berâber girecekdir Allah'a sığın şahs-ı halimin gazabından Zirâ yumuşak huylu atın çiftesi pekdir Yakdı nice cânlar o nezâketle tebessüm Şirin dahi kasd etmesi câna gülerekdir Bed-asla necâbet mi verir hiç üniforma Zer-düz pâlân ursan eşek yine eşekdir Bed-mâye olan anlaşılur meclis-i meyde İşret güher-i âdemi temyize mihekkdir Nush ile yola gelmeyeni etmeli tekdir Tekdir ile uslanmayanın hakkı kötekdir Nâ-dânlar eder sohbet-i nâ-dânla telezzüz Divânelerin hem-demi divâne gerekdir ...
. Her kim ki işinde sâdık olmaz İnsan demek ana lâyık olmaz .
Sayfa 118Kitabı okudu
« Hüseyin Rahmi; ilk gençlik yıllarında, «Yazı mesleği karın doyurmaz» diyen ailesinin karşı koymasına rağ­men, bu yolda tam bir azim ve kararlılıkla yürümüş, edebiyat sahasında kendi kendini yetiştirmiş, kalemiyle geçimini sağlamayı, hattâ Heybeliada’daki köşkünü yaptırmayı başarmış ender kişilerden birisidir.»
Sayfa 21 - Kültür ve Turizm Bakanlığı YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Nietzsche ile Auguste Comte tımarhanelik filozoflardandır.
Sayfa 211Kitabı okudu
En büyük merakı yün ve tentene örmekti. Çok defa yazı yazdığı masanın başından kalkıp, dinlenmek için tentene ördüğü görülürdü. Yüne gelince: yaprak örgü, fıstık örgü, kâtip çimdiği ve daha akla gelen bütün örgü tarzlarının-romanda olduğu gibi- hakiki üstadı idi. Nakış bilirdi, yastık başı işlerdi.
Rıza Tevfik
Dervişlik özüne hâkim olmaktır, Esir-i nefs olan derviş değildir. Aşkı rehber edip, Hakkı bulmaktır; Keşkül, teber, âsâ, tîg, şiş değildir! İbadet nâmına, kalkıp oturma, Bağırma, tepinme göğsüne vurma, "Yahu!", Ya Hak!" diye köpürüp durma; Zikr-i Hak, hazm için geviş değildir! Sırr-ı hakikati gönülden öğren, Gönüldür aşk ile Didar'ı gören; Árif-i âgâha o zevki veren, Beng ü bâde, afyon, haşiş değildir! Dünyada Cennet'e girenler varsa, Vech-i Hakk'ı âyân görenler varsa, "Enel-Hak" sırrına erenler varsa, Sarhoşluk yüzünden ermiş değildir! Boz yılanı tuttu, çivi yuttu erler, "Pirimiz duvarı yürüttü" derler; Keramet olsa da böyle hünerler, İnsanlığa yarar bir iş değildir.
. Kıl san'at-ı Üstâd'ı tahayyürle temâşâ Dem urma eger ârif isen çûn û çerâdan İdrâk-i me'âlı bu küçük akla gerekmez Zîrâ bu terâzû o kadar sıkleti çekmez Eğer ârif, olgun birisi isen, «nasıl ve niçin?» gibi sorularla uğraşma, yani dünyanın sırrını araştırmaya kalkma; her şeyi yoktan var eden Üstâd (Allah)'ın sanatını hayretle, hayranlıkla seyret, yücelt! Yüksek bilgileri, Allah’ın hikmetini anlamak için, bu küçük akla gerek yoktur; çünki bu terâzi, o kadar ağırlığı çekemez; insanın âciz aklı, kâinattaki derin hikmetleri kavrayamaz. .
. Rahat istersen bu pendimle hülâsa âmil ol Olma mecnûn-ı mu’ânid ben gibi sen âkil ol Derde uğrar kim sadâkat etse elbet Devlet'e İstikâmet mahz-ı cinnetdir bu mülk ü millete Eğer rahat etmek istersen, bu öğütümle hareket et; benim gibi inatçı bir deli olma, akıllı ol!. Çünki: Her kim Devlet'e doğrulukla bağlılık gösterirse, hizmet ederse O’nun başı derde girer; bu Devlet’e ve Millet'e karşı doğru hareket etmek, hâlis cinnettir, yani düpedüz deliliktir!. .
188 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.