Türkiye Cumhuriyetinin ilk cumhurbaşkanı Mustafa Kemal' in 1920-30' larda dönemin elitleri tarafından kutsallaşmasını aşama aşama anlatan yazar bilimsel bir titizlikle çalışmış. Kitabın giriş kısmında dönemin diğer Avrupalı liderleri tahlil ediliyor sonrasında Mustafa Kemal' in önce kurtarıcı, Mesih sonra Peygamber ve son olarak Tanrı seviyesine çıkarılması ve bunu dönemin medya, bürokrasi, kültür kurumları ve sanatçılar eliyle yapıldığı anlatılıyor.
Mustafa Kemal'in bu duruma sessiz kalması, onaylaması anlamına gelir mi? Yahut o bu kutsallaşmadan memnun mu? Yazara göre evet, bunun sebebi kendisi için yazılan mistik metinlere övgüsü, yazanlara ise ödül mahiyetinde taltifler verilmesi olarak gösteriliyor.
Mustafa Kemal'in ölümü ve İnönü'nün bu oluşan Tanrı imajını yıkmasının pek çok kemalist elitte oluşturduğu hayal kırıklığı da yine dile getiriliyor.
Kemalizm'in seküler bir din haline gelirken İslam'dan aldığı malzemeleri kullanması, toplumun belki bu yeni ideolojiyi kabullenmesi için ancak yazılan metinler korkunç seviyede bir beşer tapıcılığı içeriyor.
Bunları söylerken amaç kimseye hakaret etmek değil bir döneme ışık tutmak bazı şeyleri doğru okumak.
Sonuç olarak kitabı tavsiye ediyorum. Keyifli okumalar.