Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Ottupulackal Velukkuty Vijayan

Ottupulackal Velukkuty VijayanKhasak Efsaneleri yazarı
Yazar
3.8/10
4 Kişi
13
Okunma
0
Beğeni
715
Görüntülenme

Ottupulackal Velukkuty Vijayan Sözleri ve Alıntıları

Ottupulackal Velukkuty Vijayan sözleri ve alıntılarını, Ottupulackal Velukkuty Vijayan kitap alıntılarını, Ottupulackal Velukkuty Vijayan en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Unutacaksın, küçüğüm, zira bu karmanın sevgisiz öyküsüdür; bu öyküde yalnızca ayrılmak ve keder vardır.
Sayfa 66 - dedalus
Kazandığı parayla küçük evine bir çatı katı çıkmıştı. İkinci kat insanlara varlık içinde olduğunu kanıtlayan bir göstergeydi. "Malika" iki katlı ev demekti, bu kelimeden "M" harfini alıp adının önüne koydu, M. Attar, Malikkakkal Attar Muthalali, iki katlı evde yaşayan kapitalist.
Sayfa 37 - dedalus
Reklam
Mariyamma, çiçek hastalığı tanrıçasıydı. Hindistan'da alt tabaka kastlar tarafından tapılıyordu, tanrıçanın gazabından korunmak için ona müstehcen şarkılar söylüyorlardı.
Sayfa 24 - dedalus
Molla, ağacın dibindeki tuğla platformun üstüne oturmuştu. Cemaatine yeni okulun oluşturduğu tehlikeleri anlatmıştı; orada öğretilen sivri harfler ve hesaplamalar haram faiz işlerinde kullanılacaktı.
Sayfa 20 - dedalus
Okul onun olduğu için tahtanın, öğretmen masasının ve sandalyesinin ve sıraların parasını o ödemişti. Bunlara bir de kişisel bir şey eklemişti: Gandhi'nin, Hitler'in ve maymun tanrı Hanuman'ın çerçevelenmiş renkli resimleri.
Sayfa 15 - dedalus
Çocuklar tattıkları özgürlük büyüsünden sonra okulun sıkıcı rutinine geri dönecekler miydi?
Sayfa 61 - dedalus
Reklam
Başörtüsü başının arka tarafına düşmüştü, gevşekçe sarkıyordu. Kâfirlikti bu. Başörtüsü takmanın sebebi sadece görüntüden ibaret değildi, eğer bir kadın saçını açık bırakırsa şehvetle dolaşan ruhani varlıkları davet etmiş olurdu.
Sayfa 31 - dedalus
Mutluluk anı geçti, tekrar kaçak olmuştu. Bir kaçağın evi, bir hanın da festivali olmazdı.
Sayfa 61
Kaderimde bilmek yok, ama yinede üzerimde bu lanet var: Gerçeğin var olduğunun ve bu bilginin insanoğluna yasaklanmış olduğu bilgisi.
Sayfa 95 - dedalus
Unutacaksın, küçüğüm, zira bu karmanın sevgisiz öyküsüdür; bu öyküde yalnızca ayrılmak ve keder vardır.
Sayfa 66
Reklam
"Tanrıyı tanrıya kırdıramayız," dedi Kuttadan, "savaşmalarına izin veremeyiz."
Sayfa 78 - dedalus
Ona söylemek istediği bir şey vardı, ama kelimeler şekil alırken bile heceler elinden kayıp gidiyordu...
Sayfa 134
Sonra uzaklardan kendi bulunduğu raylara doğru gelen başka bir rayın hücum edişini duydu, başka birinin kederiydi bu, teselli arıyordu.
Sayfa 53
Yağmurlar, dedi, yağmurlar hep insanoğluna boş ümitler vermiştir.
Sayfa 14
Pandaramlar göçebe kafa yapılarından dolayı büyük hikâyecilerdi. Likör dükkanında bıldırcının ateşte kızarmasını beklerken Tamil diyarları hakkında sonu gelmez masallar anlatırlardı. Bu masalarda yolcu bir kahraman insafsız güneşin altında bitmek bilmeyen kireç taşlarından yolları kat ederdi, ama yolculuğun sonunda mutlaka bir köy, bir kadın veya bir tanrı olurdu.
Sayfa 124 - dedalus
22 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.