Oya Köymen

Oya KöymenSermaye Birikirken yazarı
Yazar
Çevirmen
7.8/10
13 Kişi
40
Okunma
4
Beğeni
1.298
Görüntülenme

Hakkında

1967-1977 yıllarında ODTÜ, 1977-1983 ve 1990-2003 arasında Boğaziçi Üniversitesi ekonomi bölümlerinde öğretim üyesi olarak çalıştı. 1973'te doçent, 1979'da profesör oldu. Keban Köylerinde Sosyo-Ekonomik Yapı ve Yeniden Yerleşim Sorunları; Türkiye Tarımında İşletmeler Arası Farklılaşma ve Türkiye'de Tarımsal Yapının Gelişimi: 1923-1938 başlıklı kitaplarının yanı sıra, yurtiçinde ve yurtdışındaki dergilerde 22 makalesi yayımlanan Köymen'in uzmanlık alanları 19-20. yüzyıl Avrupa, 19. yüzyıl Osmanlı, 20. yüzyıl Türkiye iktisat tarihi ve tarım ekonomisidir.
Unvan:
Akademisyen, Yazar, Çevirmen

Okurlar

4 okur beğendi.
40 okur okudu.
4 okur okuyor.
29 okur okuyacak.
Reklam

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Dünyada olduğu gibi Türkiye’de de “üniversite” olmanın vazgeçilemez önkoşulu •eleştirel düşünce ve •sorgulama ortamının varlığıdır.Ülkemizde ise üniversiteler,iktidarların,dini çevrelerin ve darbe yapan askerlerin hışmına uğrayagelmiştir.
Sayfa 154Kitabı okudu
Reklam
(Köylüler kente göç ettikten sonra) ne yapacaklar,kimse bunu bilmiyor,daha da kötüsü kimsenin umurunda değil.İstikrarlı bir Türkiye böyle kurulamaz.Sanayileşme ve tarımın makineleşmesi aynı şeyin iki yüzüdür.
Sayfa 131Kitabı okudu
Bilimsel düşünüşte “nasıl” sorusu “neden” sorusundan daha önemlidir.Örneğin Aristo “Taş neden düşer?” sorusuna,çünkü bu o nesnenin doğal durumudur ya da böyle olması akla uygundur,der.Oysa Rönesans döneminde,taş “nasıl” düşer sorusuna yanıt aranırken,yerçekimi kanunu bulunmuştur.
Thomas Aquinas
İktisadi kararların temelinde bireysel kararlar olmamalıdır;bireyler,kurumlara tabidir;insanlar ve toplumlar “doğa yasaları”na göre yaşamalıdır.
Kapitalizmdeki gibi özel mülkiyetin bulunmadığı bu sistemde, koşullu ve hiyerarşik bir toprak mülkiyeti vardı. Ülkenin sahibi sayılan kral, belirli koşullar karşılığında (savaş zamanı kralın ordusuna kendi askerleriyle katılmak gibi) toprağın kullanım hakkını soylulara verir; onlar da benzer koşullarda daha alt soylulara verir ve nihayet üretici-serflere kadar bu zincir sürerdi. Krala ve bir üst soylu gruba karşı yükümlülükler yerine getirilmediği zaman topraklar geri alınabiliyordu. Feodal mülkiyet, karşılıklı hak ve görevlere dayanıyordu. Serflere, ailesini geçindirebilecek kadar toprağın kullanım hakkını veren soylunun beklediği görevler şöyleydi: Haftanın belirli günlerinden lordununun toprağında çalışması ve verilen diğer görevleri yapması, bütün özel aile işlerinde lordundan izin alması ve onun uygun gördüğü vergileri vermesi gerekiyordu. Lordun, serfi yargılama hakkı vardı. Köleden farkı, lordun serfi ailesinden ayırıp, satamaması ve serf görevlerini yaptığı sürece toprağından atamamasıydı. Serfin geçimlik toprağının kullanım hakkı çocuklarına geçerdi.
Henüz kayıt yok
Reklam

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
264 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
15 günde okudu
Üniversite hayatım boyunca okurken en çok şey öğrendiğimi düşündüğüm kitap. Hem siyaset hem ekonomi hem tarih hem sosyoloji. Bir kitap düşünün ki insanlık tarihini bu dört açıdan aynı anda hiç sıkmadan ve detaylara boğmadan size aktarsın. Oya Köymen toplumların hem geçmişte hem de günümüzde fark edemediği(etmediği) bir çok noktayı gözümüze sokuyor.
Sermaye Birikirken
Sermaye BirikirkenOya Köymen · Yordam Kitap · 201425 okunma
Resim