Özdemir Asaf (11 Haziran 1923, Ankara - 28 Ocak 1981, İstanbul), Cumhuriyet dönemi Türk şairlerdendir.
11 Haziran 1923 tarihinde Ankara'da doğdu. Asıl adı Halit Özdemir Arun'dur. Babası Mehmet Asaf Şura-yı Devlet'in kurucularındandır. Babasının öldüğü yıl, 1930, Galatasaray Lisesi'nin ilk kısmına girdi. 1941 yılında 11. sınıfta, bir ek sınavla Kabataş Erkek Lisesi'ne geçip 1942 yılında mezun oldu. Hukuk Fakültesi'ne, İktisat Fakültesi'ne (3. sınıfa kadar) ve bir yıl Gazetecilik Fakültesi'ne devam etti. Bu arada Tanin ve Zaman gazetelerinde çalıştı ve çeviriler yaptı.
İlk yazısı Servet-i Fünûn (Uyanış) dergisinde çıktı. 1951 yılında Sanat Basımevi'ni kurdu ve kitaplarını Yuvarlak Masa Yayınları adı altında yayımladı. 1962'de Mehmet Ali Aybar öncülüğünde kurulan Temel Hakları Yaşatma Derneği'nin kurucularından oldu.
28 Ocak 1981'de hayata veda eden Özdemir Asaf'ın ilk eşi Sabahat Selma Tezakın'dan Seda isimli bir kızı; ikinci eşi Yıldız Moran'dan ise Gün, Olgun ve Etkin adında üç oğlu vardır.
Kaynak: tr.wikipedia.org/wiki/Özdemir_Asaf
youtube.com/c/alintilarlaya...
Alıntılarla Yaşıyorum adlı YouTube kitap kanalımda bütün kitaplarını okuduğum yazarlar için detaylı okuma rehberleri paylaşıyorum. Daha çok arkadaşın bu bilgilerden faydalanabilmesi için paylaşabilirsiniz. ⬇️⬇️
İlk romanım
"Yalnızlık paylaşılmaz..
Paylaşılsa yalnızlık olmaz."
Yalnızlığıma sımsıkı sarılmaya karar verdirten kitap oldu kendisi. Özdemir Asaf'ın şu an okuduğum en iyi kitabı bence buydu. Diğer kitaplarından daha güzel şiirler barındırıyordu bence. Bu kitaptaki şiirlerinin altında daha derin manalar olduğu aşikar. Okurken zaten kendimden geçtim. Gerçekten hissettim bunu. Gözlerim hafif kısıldı. Arkada çalan hafif melodi beni aldı şairler dünyasına götürdü. Zihnimin dudakları bir ahenge tutuldu. Ağzım oynamadı ama yüreğimden haykırarak okudum şiirleri.
Her şiirinde farklı şeyler anlattı Asaf usta. Yalnızlığına pek tutkunmuş kendisi. Yalnızlığı benzetmediği şey kalmamış. Kimi zaman gemi olmuş yalnızlık, kaptanıyla batmış. Kimi zaman dünya olmuş, sahibinin başına yıkılmış. Farklı bedenlerde farklı acıları aynı tatlarla farklı damakları süslemiş.
Kitabı okurken kendimi buldum. Yalnız okurum çünkü. Yalnız yazarım. Yalnız gezerim bazen sokaklarda. Kütüphaneme kapanır, yapayalnız, dünyadan uzak kitaplarıma sarılırım. Yalnızlığımın tadı o zaman çıkar. Bu incelemeyi de yine kitaplarımın arasında bir masanın başında bir sandalyeye oturmuş yazıyorum. Yine yalnızım. Ah yine mutluyum. Daha demin yalnızlığa yazılan methiyeleri okudum nasıl mutlu olmam? Nasıl sevmem yalnızlığı?
Öyle işte yalnızlık.. farklı bedenlerde bolca var. Hepsinde muhtaç olunan bir şeylerin eksikliği var. Ama boşverelim bunları. Yalnızız. Mutluyuz. Yalnızlığımızı birgün paylaşırsak, o gün kırılmasın bize Asaf usta...
Keyifli okumalar...
''Binlerce "belki" geçiyordu geceden''
Kaç gecedir uyuyamadım, kelimeyi nereden tutup sana uzatsam bilemedim. Şair ya da yazar değilim ki tam ifade edebileyim. Birer cümle kuruyorum yüklemi omuzlarımda ya yük olursa n’olacak onu da bilemiyorum.
Ben seni beni sev diye sevmedim;
Çocukluğum saklansın diye içinde, elim yüreğimde, sessiz dua dilimde mesafeler ise önemsiz taa uzaklarda olsan da içimdeki duruşunu sevdim.
Ben seni beni sev diye sevmedim ;
Suskun sessiz bekledim.Umurumda olmadı hiç prensiplerin frenlemelerin, üşüyorken sırılsıklam, ıskalanmışken duygularım, kaç zamandır seni beklemişim, İliklerim ısınır soğuklarda diye sevdim.
Ben seni beni sev diye sevmedim;
Ne kurgusu ne kağıdı ne platonikliği hazırlamamıştım bile kendimi, kabuğu gurbet bağlamış yarı aç yarı tok beklediğim gecelerde, beynimin açlığını doyururum seninle diye sevdim. Ben seni beni sev diye sevmedim;
Yazılmamış bir hikayede özne olmak daha da kötü değildir ya yalnız kalmaktan.
Dilim lal’di kalbimse dua fısıltılarında; bir rahmet esintisi gürler de ‘’ey kutsalım sensin ‘’dersin diye içime sinişini sevdim …
''Sana gitme demeyeceğim
Üşüyorsun ceketimi al
Günün en güzel saatleri bunlar
Yanımda kal''
dizelerini fısıldardın ya gizlice işte ;
Sevdim, Sevilmedim ama Sen’lendim. .
youtube.com/watch?v=jRIJpC9...
''Sana gitme demeyeceğim.
Gene de sen bilirsin.
Yalanlar istiyorsan yalanlar söyleyeyim,
İncinirsin.''
İncinmeyen sevdalara, keyifli okumalar.
Biraz yadırgadım,
Biraz yoruldum,
Çokça sevdim okurken bu eseri...
Yadırgadım çünkü şiirlerine o kadar alışmıştım ki Özdemir Asaf'ın ondan farklı bir tür okumaya alışmam biraz zaman aldı.
Yoruldum çünkü öyle yoğundu ki bazı satırlar, zihnimi paramparça etti ilerlerken.
Sevdim çünkü dolu