Özlem Türker Eruygur, 1969 Tokat doğumlu. Asker bir ailenin çocuğu olarak eğitimine Türkiye’nin çeşitli illerinde devam etti. Üniversite eğitiminin ilk iki senesini KKTC’de Türk Öğretmen Koleji (Atatürk Öğretmen Akademisi)’nde okuduktan sonra Gazi Üniversitesi Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık Bölümü’nden mezun oldu. Evli ve iki çocuk annesi olan yazar 2001 yılında küçük oğlu Tunç’un dünyaya gelmesiyle down sendromu ve otizmle tanıştı
Engellilerle ya da engelli yakınlarıyla karşılaştıklarında ne yapacaklarını bilemeyenlere de hep şu mesajı vermeye çalışıyorum: "Bizi görmezden gelmeyin. Lütfen çevrenizde, ailenizde engelle yaşayanlar varsa onlara destek vermeye çalışın, yanlış anlaşılmaktan sakın korkmayın. Bizler tahminlerinizin çok üstünde toleranslı ve bir o kadar da anlayışlı insanlarız. Bizi sevin ve toplumun bir parçası olduğumuzu hissettirin ki engelleri daha rahat aşalım."
Yalnızlığı bir seçimdi, kader değil, mutsuzluğu da... Önce kendini sevmeliydi insan ve bu sevgiye tutunmalıydı. Sevgi ile bakmalıydı bir kuşa, bir taşa, bir ağaca, bir işe, bir insana.
"... Kelebekler gibi hafif, kuşlar gibi özgür kanat açacağız mutlu günlere. Bahar sevinci gibi yaşayacağız her günümüzü. Biz deniz olacağız, sen dalgamız, biz meltem olacağız, sen esintimiz biz bahar olacağız, sen bahar dalımız. Hiç ayrılmayacağız son bizi ayırana kadar. Birlikte her gün yeniden doğacağız. Birlikte sevmeyi seveceğiz. Herkesi, her şeyi seveceğiz. Öyle mutlu olacağız ki, herkes bize gıpta ile bakıp, kıskanacak. Öyle zevk alarak yaşayacağız ki yaradan bile bizle gurur duyacak. Acıların üstünü kalemle karalayıp iyice çizeceğiz ki bir daha acıtamayacak. Sadece sevgileri büyüteceğiz içimizde. Buna hiçbir güç engel olamayacak..."
Biri İstanbul'un doğusuna, diğeri batısına olmak üzere Mihrimah Sultan adına, yerlerini kendisi seçerek iki cami yapar Mimar Sinan. Nisan-mayıs aylarında, Beyazıt'ın yüksek yerlerinde sabah gün doğumunda ve akşam günbatımında camilere bakanlar için aşka dair bir belge aramak artık önemini yitirir. Tanık olanları hayrete düşürecek bir şekilde; güneş ile ay, tam bu camilerin arkasından yer değiştirirler. Farsça anlamı güneş ve aydır Mihrimah'ın. Hiç şüphe yok ki; yüzyıllarca güneş ve ay buralardan doğup battığı gibi dünya var oldukça aynısını yapmaya devam edecekler. Yani, siz yaşadıkça şahit olma şansına sahipsiniz bu yanda. Siz ister belge isteyin, isterseniz istemeyin, öte yanda.
Bir insanın hayatının dönüm noktalarını; onda derin izler bırakan olayları ve bunların insan ruhuna onarılması zor ve hatta imkansız zararları, yaşadığı duyguları, hisleri düşünceleri, geleceğe umutla bakarken yıkılan hayalleri ve belkide direnci kırılan, yitip giden canların yaşamlarını 3-4 sayfada bir ömrün ustaca, duyguların aktarımında