Bir satıcı kılavuzu olarak yayımlansa, amacına daha çok hizmet ederdi diye düşünüyorum. Nörobilim ve pazarlama arasındaki korelasyonda derinlemesine bir çalışma bekleyerek bunu okumayın. Bu kitap için hedef kitle değilim, ancak satış görevlileri burada verilen teknik ipuçlarından yararlanabilir.
Verilen temel kavram ve tavsiyeler makul, tutarlı ve pazarlama dışında bile yaşamın birçok yönüne uygulanabilir, sadece kitapta teorilerin bizlere aktarılma şekilleri beni tatmin etmedi. Muhtemelen benzer konularda yazılmış bir kaç kitap daha okuduğumdan sıkıldım, ancak nöromarketing farklı bir eğime sahip. Ana tema, 'Yaşlı beyin nasıl düşünür?' ve 'Karar vericiyi etkilemek için dört adım - eski beyin.'
Kitabın sonucu şu: 'Pazarlama öldü, nöropazarlama her şeydir!'
Ve bence yazar haklı. Kitabın okunması kolay ve resimlerle iyi bir şekilde desteklenmekte. Her iki yazar da beynimizin nasıl çalıştığına, evrimimizle başlayıp karar vermeyi nasıl işlediğimizle biten temel düzey bilgiler veriyor.
Kitap, pazarlama konusunda acemi insanlar veya bilgilerini tekrar gözden geçirmek için yeni bir bakış açısı arayan bireyler adına faydalı, onun dışında önermiyorum.
Kişisel olarak (işimle de ilgili) faydalanmayı umarak aldığım kitabın içeriği tatmin edici. Son zamanlarda beyin üzerine yapılan araştırmaların, davranış/tepki kalıplarını belirlemede ışık tutucu olduğu malum. Bu kitap da buna pazarlama açısından yaklaşıyor ve anlamlı noktalara temas ediyor. Makro düzeyde uygulanan ve bu bilgilere dayalı pek çok pazarlama stratejisinin mikro ölçekteki resmini çiziyor. Her ne kadar pazarlama odaklı olsa da, günlük iletişimlerimizde de kullanılabilecek eylem planları öneriyor.
Bir satış ya da pazarlama profesyonelinin kütüphanesinde bulunması gerektiğini düşünüyorum. Öte yandan beyin nasıl işler konusuna merak varsa, bu kitap o yönde de ilginç olabilir okuruna.
Ben bir girişimci değilim. Pazarlamaya meraklı biriyim. Kafamda birçok proje ve fikir var. Pazarlama dünyasına girmek gibi niyetim olduğu için bu kitabı okumak istedim. Kitabın %90 ı nerdeyse teorik bilgilerle donatılmış. Özetini yapmak gerekirse birini bir ürüne ikna etmek için öncelikle ilkel beyine hitap edilmesi gerekir. İnsanları , hiç düşünmeden az enerji harcatarak bir ürünü satın aldırmak basit düşünmekten geçer . Bir ürünü pazarlamaya sokmadan önce o ürün , yaşanılan sıkıntıya çözüm getiriyor mu ? O ürünün ne gibi farkı var ? Neden satın almalıyız ? Gibi sorulara yanıt vermesi gerekir . Ardından ürünün reklam aşamasına geçilir . Farkını yansıtacak , akılda kalıcı cümlelerle , bilinçaltını etkileyecek farklı bir reklam yapmak gerekir . Bunun teorilerini tek tek hatta detaylıca anlatmış kitap. Ben sıkıldığım için , uzun metinleri de sevmediğim için atlaya atlaya okudum. Özet bilgileri okuyarak geçtim. Aslında herkesin bileceği şeyler . Reklamcı olmak kolay ancak ürünü pazarlayacak farkı bulmak, neden bu ürünü alsınlar sorusuna cevap bulacak kadar yaratıcı değiliz belki. Girişimcilik kolay değil ama zor da değil. Yaratıcı olmak lazım . Umarım ben de bu dünyaya atılmadan önce yaratıcı olabilirim .
Beyindeki İkna KoduPatrick Renvoise · Maltepe Üniversitesi Kitapları · 201921 okunma