Ölümün böyle bir gün olabileceğini düşündü: serin rüzgâr, çıplak meşelerden süzülen altın sarısı ışık, kırmızı akçaağaçlar, pazar otomobillerinin yumuşak sesleri, pazar bebek arabaları, bahçeye bakan pencerede güneşlenen kedi, aşağıda bahçesinde ceketini giymiş kahve içerek gazetesini okuyan yaşlı kadın. Ölümden sonra acı olmayacaktı, kanama olmayacaktı, kusma yoktu, zayıflık yoktu. Sadece mutluluk ve kalpte hafifleme...
Sayfa 301