You can find Oldest Peter Berkowitz books, oldest Peter Berkowitz quotes and quotes, oldest Peter Berkowitz authors, oldest Peter Berkowitz reviews and reviews on 1000Kitap.
Berkowitz kitabı,Tarihin Yaşam için Yararı ve Yararsızlığı Üzerine ile Böyle Söyledi Zerdüşt üzerinden yapılan detaylı ve özgün bir Nietzsche incelemesidir. Derrida, Nehamas, Kaufmann, Heidegger, Solomın, Löwith, Clark gibi pek çok değerli yazarın Nietzsche üzerine düşüncelerini karşılaştırarak kendi yorumunu ortaya koyan Berkowitz, Nietzsche'yi anlamak isteyenler için önemli bir yapıt ortaya çıkarmış. Kitabın yarısı Zerdüşt üzerine olduğundan eş zamanlı olarak Berkowitz ve Nietzsche'yi beraber okuyarak sindirmeye çalıştım.
Nietzsche'yi anlamak için aforizmalarını birbirinden yalıtma hatasına düşmeden tüm eserlerinin defalarca okunarak sindirilmesinin gerektiğini düşündüğüm gibi onun hakkında yazılmış çoğu kitabın okunması ve defalarca yorumlanması gerektiğini düşünüyorum. Nietzsche ile tartışmanın, okurun kendisini biraz daha tanıyabilmesi için büyük fırsatlar yarattığına inanıyorum.
Berkowitz önsözünü şu cümleyle tamamlar: "Kesin yargılarında diretmeye cesaret edenler kendi ayakları üzerinde durarak bu yargıları ispatlamalıdır; kendi kesin yargılarına saldıracak cesaretleri olup olmadığını öğrenmek isteyenlerse Nietzsche okumalıdır."
Kesin yargılarında diretmeye cesaret edenler kendi ayakları üzerinde durarak bu yargıları ispatlamalıdır; kendi kesin yargılarına saldıracak cesaretleri olup olmadığını öğrenmek isteyenlerse Nietzsche okumalıdır.
Aslında kesin yargılar yalanlardan daha tehlikelidir, ya da daha ziyade kesin yargılar en tehlikeli yalan biçimidir, çünkü kesin yargılar insanın uğruna acı çekmeyi, aşağılanmayı, cezalandırılmayı, öldürmeyi ve öldürülmeyi göze aldığı yalanlardır.
yaşam dediğimiz ''format'' gerçekten de perspektifler çokluğuyla anlaşılabiliniyor. yani en azından yakın yorumlanabilir hali bu şekilde. tek bir bakış açısı ve tek bir perspektif her zaman sorunludur... ve her bakış açısı da zaten kendi sınırlılıklarıyla belirlenir. hayatı çoğullayarak değerlendirebilmenin yolu da insanoğlu için sadece bu şekilde gerçekleşebilir.
nietzsche'ye göre; gerçeklik, yalnızca yorumların gerçekliğidir. yorumsuzluk ya da yorumdışılık gerçeklikle açıklanamaz.
peter berkowitz'in kaleme aldığı bu kitap hem çoğullayarak değerlendirme ve varlık felsefesini de katarak nietzsche'yi açıklamaya çalışmış ve oldukça kapsamlı bir kitap yazmış. belki de nietzsche'nin düşüncelerini analiz eden en kapsamlı kitap. ancak yine de tam olarak açıklayabilmiş değil bana göre. nietzsche'nin ahlak, sanat ve din konusunda soruları, cevaplanması öyle imkansız bir felsefeyle yoğurulmuş ki sanırım nietzsche'yi açıklayabilecek kişi ikinci bir nietzsche olacak.
nietzscheci anlamda temel ahlak sorusu olan; insan, ahlaki olarak adlandıracak bir tutumun geriplanında yatan kısıtlama-özgür olma, bilmek-yapmak durumlarından kurtulduğu zaman en ideal yaşam şekli nasıl olmalıdır? sorusu hala açıklanabilen bir soru değildir.
bu noktada yaşamın ve sistemin insan karşısına koyduğu kimi ''zorunluluklardan'' kurtulmak üstinsan olmak olmak yolunda temel kıstas mıdır? sorusu insanın ahlak ile olan imtihanı ve bu imtihanı kaybedişini acı bir şekilde işler.
berkowitz belki de aşılması çok güç olan bir felsefeciyi değerlendirmeye çalışarak hata yaptı ancak yazdığı kitap oldukça başarılı.
[...] tanrının ölümü artık elzem veya inanılır olmaktan uzaklaşmış bir tanrıya yapılan zoraki ibadeti anlatır ve daha önemlisi ahlakın doğal, ilahi veya rasyonel bir temeli olmadığının keşfedilmesini temsil eder. Bu, en azından tanrının öldüğünü ilan eden ve bu cinayeti tarihteki en büyük edim kabul eden (Şen Bilim 125) Nietzsche’nin delisinin görüşüdür. Nietzsche’nin delisi için tanrının ölümü ilk kertede bilgi ve yorumla ilgili sorular doğurmaz, daha ziyade öncelikle “tanrı olmaya” (ŞB 125) uygun o pek az sayıdaki insanın varolabilmesinin sarhoş edici olasılığını ve cesaret kırıcı zorunluluğunu doğuran ahlaki kriterlerin ezici yok oluşunu simgeler.
Genele bakılacak olursa, insan mükemmeliyeti Nietzsche için, insanlık durumunu yönlendiren nahoş zorunlulukla açıkça yüzleşmek, onu doğru şekilde kavramak ve istencin buyruğu altına sokarak alt etmek anlamını taşır.