Gerçek değil, dedi kendi kendine hemen. Ama yüreği yine hızlanmaya başlamıştı. Soluğu da hız kazanmıştı. Gerçek değil, bu da o hayallerden biri, o kadar...
Öyle muhteristi ki, teniste hatalı topları bile karşılar, oğluyla oynadığı kâğıt oyunlarında bile hile yapardı. Jack'e hile yapıyor gibi gelmişti birkaç kere onunla oyun oynarken. Zarafetle kaybetmeyi öğrenmiş biri değildi.
Ama demin nasıldı? İnsanlaşmış bir deprem gibiydi. Gözlerinin gerisindeki hata çizgisinde parçalanan bir adam gibiydi. Patlamayı bekleyen bir bomba gibiydi...