Pınar Ülgen Yorumları ve İncelemeleri
Pınar Ülgen yorumları ve incelemelerini, Pınar Ülgen kitabı hakkındaki okur görüşlerini , Pınar Ülgen puanlarını 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Tarihin penceresinden aşkın tanımı..
"Ahhh kadınlar... Hiçbir zaman hissettikleri ve duyguları önemsenmedi..
Ve aşk, kadınlar için acıydı. Çünkü zamanı ve mekanı fark etmez kadınların aşkı yaşarken bile korkuları vardı.."
Böyle demiş... 
Pınar Ülgen
Tarih boyunca biz kadınların çilesinin hiç bitmediğini,erkek egemen bir toplumda kadınların her daim ezildiğini vurgulamış sevgili yazarımız..
Özellikle şu cümlelerle neredeyse kitabın anlatmak istediğini anlıyoruz:
"Burada dikkat çeken nokta, Orta Çağ'dan 18. yüzyıla kadar kadın bedenine bir eşya olarak bakılmasıydı. Çünkü bir kadının bedeni eğer bakireyse babasına, evliyse kocasına, rahibeyse de İsa'ya aitti.
Ne kadar ilginç değil mi! Yine kadın bedeni yine birilerine aidiyetlik... Her çağda karşımıza çıkan kavram ve görüntü.."
Ayrıca okurken bugün geleneklerimiz diye övündüğümüz ve kutladığımız birçok şeyin bize Orta Çağ'dan ulaşmış olduğunu anlıyoruz:)
Kitabın sonunda şövalyelerin aşklarını şiirlere döken Ozanların ,aşk kokulu şiirlerine de yer vermiş sevgili yazarımız Pınar Ülgen
Tabii kitapta bol "aşk "olunca insanın aşık olası geliyor hani:)
Kitabın ismi de içeriğiyle müthiş olmuş, kapağına da bayıldım..
Kısaca,bilgi dolu ,çok iyi araştırılmış,insanı geçmişe yolculuğa çıkaran güzel bir kitaptı...Keyifle okudum, sizlere de keyifli okumalar dilerim..
"Bazen her şey, baktığınız yer ile alakalıdır.."
Yine sevgili Pınar Ülgen 'in kaleminden çok güzel bir kitap okudum ..
Okurken geçmiş ile ilgili bilgiler öğrenince büyük keyif alanlardanım..Herhalde bu yüzdendir ki, böyle kitapları okumayı çok seviyorum..
Orta Çağ Avrupası'nda günlük yaşam,doğumlar, kadınlar,erkekler,giyim tarzları,Rahipler, manastırda yaşam ,keşişlerin dünyası, kültürel bayramlar, yemek kültürleri, evlilikler, aşklar...
Kısaca o dönem ile ilgili tüm merak edilenler bu kitapta mevcut..
Yazar Pınar Ülgen öyle güzel anlatmış ki ,o dönemi yaşatıyor adeta.. Büyük bir bilgi birikimi ve emek var..
Ayrıca o zamanlarda niye parfüm icat edilmiş,okuyunca çok daha iyi anlıyor ve halinize binlerce şükrediyorsunuz:))
Müsadenizle yine şahane bir alıntı ile bitirmek istiyorum.
Mihail Bahtin'inin de dediği gibi "İnsanlığın yaratıcıyı daha fazla mutlu edemeyeceği ve onun yaratısını yenilemek için her şeyi yeniden yıkacağı bir zamanın geleceğini görüyorum. Her şeyin buna doğru gittiğine ve bu yenilenme çağının zaman ve süresinin hazırlandığı uzak geleceğin belirlendiğine kesinlikle inanıyorum. Fakat o vakte dek, şüphesiz yeterince zaman vardır. Ve binlerce yıl bu yaşlı ve sevimli
dünyada kendimizi eğlendireceğiz".
İşte yaşam da bu değil midir zaten?.."
Keyifle,ilgiyle okudum, sizlere de keyifli okumalar dilerim.Herkese gönülden tavsiyemdir..
Sımsıcak kalpli, güzel insan, değerli yazarımız Pınar Ülgen 'a selam olsun..Onu çok seviyorum,nice kitaplarını okumak nasip olsun .
Tarihte kölelik...
Kitabımızın isminde de belirtildiği gibi konusu kölelik üzerine..
Okurken zaman zaman beni şaşırtan satırlar da oldu.
Özellikle günlük hayatta arkadaşlarımı selamlamak için kullandığım "Servus" sözünün Romalılar tarafından köleler için kullanıldığını okuduğumda hem şaşırdım hem halimize güldüm:)
Kıymetli yazarımız Pınar Ülgen bir cümlesinde: Eskiden Saksonlar'da bir kadının bir kılıç, bir at kadar değeri olduğunu yazmış.
Tarihten beri kıymeti hiç bilinmeyen ,hiçbir zaman hak ettiği değeri göremeyen biz kadınların haline bir kere daha çok üzüldüm..
Beni etkileyen bir diğer konu da yazarın Pınar Ülgen şu cümlelerinde:
"Özellikle imparatorluk devrinde ağır bir suç işlemiş olan özgür Romalılar mahkemelerde ağır işlerde çalışmaya mahkûm edilebiliyor ve bu cezayı alan kişilere "ceza kölesi" yani "servus poenae" adı veriliyordu..."
Bu alıntıyı okuyunca :"Bizdeki tecavüz, pedofili vb. suçları işleyenleri hapishanelerde hazır besleyeceğimize üstüne bir de "takım elbise giyince iyi hâl uygulayacağımıza"en ağır işlerde çalıştırmayı denesek olmaz mıydı acaba ? diye de düşündüm hani!!?
Kitap çok akıcı, okuması keyifliydi.
Özellikle bilgi dolu kitaplar okumayı seven okurlara gönülden tavsiye ederim.
Son olarak ,
gönlü de samimiyeti gibi sıcacık olan , tanımadan çok sevdiğim, kitaplarını her zaman keyifle okuduğum değerli yazarımız Pınar Ülgen 'e selâm olsun.
Kalbim ve dualarım hep onunla🪻
İlk olarak bu kitabın sadece belli başlı, Ortaçağ ve cadılar ile ilgili detaylı araştırma yapmış kişilerin kitaplarındaki alıntılarına yer vererek bir kitap oluşturmak bana çok saçma geldi. Kendi düşüncesi ile fikirler üretip anlatmasını tercih ederdim. Zaten okumuş olduğum Richard Kieckherf’in Ortaçağda Büyü, Haydar Akın’ın Cadının Cinsiyeti Kadın, Eric Berkowitz’in Seks ve Ceza, Yücel Aksan’ın 1450-1750 Yılları Arasında Avrupada Cadılık gibi yazarların kitaplarının içinden bazı cümleler alınıp yerleştirilmiş. Bu kitap yerine saydığım kitapları alıp okursanız, Ortaçağ ve cadılar ile ilgili daha detaylı ve bilgili şeyleri rahatça öğrenebilirsiniz. Bu kitap gibi bölük pörçük, bi ordan bi burdan alıntılar yapılıp konuyu anlatamamak da ayrı bir yetenek galiba. Üzgünüm beğenmedim. Amaç sadece isim ve kitap yapmak olmamalı. Ki bunda da kendi düşünceleri veya fikirleri olmadan yapılan bir kitap. 
Kadınlar ve Cadılar
