“Eğer zamanı istediğin hayatı kurmak için harcamazsan, eninde sonunda istemediğin bir hayatla başa çıkmak için zaman harcamak zorunda kalırsın.”
Kevin Nga
" Kendimizi yeniden bulabilmek , varlığımıza değer katan şeyleri keşfedebilmek için hayatımızı sorgulamamız gerekiyor. Bana sunulan "hazır yaşam paketi" içinde mutlu bir yaşam sürebiliyor muyum? Huzurlu bir yaşam için nelerden vazgeçmem ve nelere sahip olmam gerekir? Hangi meşguliyetler beni mutlu ediyor ve hangileri beni tüketiyor? Sahip olmak için koştuğum bunca şeyin hayatımdaki yeri ve anlamı nedir?"
Esasında zaten fazla olan hiçbir şeyi sevmem, evlenirken de evimi eşyayla doldurmamıştım o yüzden. Ama gelin görün ki zamanla yine de kalabalıklaştı ve ben nasıl olduğunu anlayamadım bile. Tam bundan rahatsız olduğum sıralarda bir YouTube videosuyla karşıma çıktı Rabia Sakartepe o tatlı ve naif anlatımıyla. Derken instagramdan da takibe başladım. Söylediklerini içimden defalarca tasdikledim ve yapmayı planladığım alışverişlerin sadece isteklerimden oluştuğunu, hiçbirinin ihtiyacım olmadığını fark ettim. Bu durumu bir kaç kişiyle daha paylaştım ve onlardan biri, kuzenim bana Rabia Hanımın kitabını hediye etti. Videolarını, paylaşımlarını, yazılarını o kadar didik okumuş ve incelemiştim ki kitap hepsinin toparlanmış, her zaman elimin altındaki hali oldu. Okudum ve “Niyet ettim ihtiyacım olmayan hiçbir şeyi almamaya.” Yolculuk uzun sürecek ama keyfli de olacağı kesin. Kitapta hoşuma gitmeyen sadece iki nokta var, ilki yazı puntosunun gereğinden büyük olması. İlk bakışta yazar yazacak bi şey bulamamışta sayfalar dolsun diye yazıyı büyütmüş izlenimi veriyor. Oysaki öyle değil. İkincisi içerisindeki yazım hataları. Keşke basılmadan önce incelenip düzeltilseymiş.
Sisteme köle olmuş toplum bireyleri tükettikçe tükenmiş ve kendilerini çokluk bataklığının içinde bulmuşlardır.
Çağımızda mutlu olmak için hep daha fazla şeye sahip olmamız, tüketmemiz gerektiğine inandırılmış bir zamandayız.
İnsanımızın ne istediği reklamlarla, indirimlerle, televizyonla kafasına yerleştirildi ve insan sorgusuzca tüketti,
Keyifli bir kitap. Sadeleşmeyi sıkmadan, samimi bir şekilde anlatmış yazar. Evlerimizde adım atmaya yer kalmayacak kadar eşya bağımlısı olduğumuz ve tüketmeye doyamadığımız bu dönemde dönüp gerçekten neden bu şekilde diye sorgulatan ve değişim için harekete geçiren nitelikte. Az aslında çoktur düşüncesinden hareket edip evde uzun süredir kullanılmayan, bir köşede istiflenmiş kıyafet, kitap, belge, mutfak eşyaları, kırtasiye ürünleri, aklınıza gelebilecek her şeyi kaizen felsefesiyle yavaş yavaş azaltmayı amaç edinmiştir. Kitap içerisinde kaizen nedir, nasıl uygulanır, aşamaları nelerdir sorularına cevap bulabilirsiniz. Yazar, kendi sadeleşme yolculuğunu okuyucularla paylaşmış. Kitap içerisinde bol bol alıntılar bulunmakta. Bir gün göçüp gideceğimiz şu dünyada eşyaya tapmak neden diye sorup karşılığında sadeleşme kararı aldığım bir kitap diyebilirim. Sadeleşmek isteyenlerin severek okuyacakları bir kitap.