Radva Aşur'un "Granada" üçlemesi, Arap Yazarlar Birliği'nin seçtiği 20. yüzyılın en önemli 105 romanı listesinde yer buldu. Son romanı "Tanturiye", Filistin Nakba'sını bir Filistinli kadının gözünden anlatıyor. Tantura köyü, 1948’de Siyonist güçlerin vahşi bir katliamına uğrayan ve yıkılan bir Filistin köyüdür. Radva Aşur'un, bildiğimiz kadarıyla henüz Türkçe'ye çevrilmiş eseri bulunmamaktadır.
Radva Aşur, aynı zamanda Filistinli ünlü şair Murid Barguti ile evliydi. Oğulları Tamim Barguti de Filistin'in genç kuşak şairlerinden biridir. Murid Barguti'nin Klasik Yayınları tarafından yayınlanan "Şairin Filistini" adlı anı kitabında 1977 yılında Mısır'ın İsrail ile barış anlaşması imzalamasının ardından dönemin Mısır devlet başkanı Enver Sedat'ın Filistinlileri sınırdışı etme kararıyla birlikte göğüs gerdikleri sürgünün anıları dile geliyor.
Tanturalı Kadın Vildan Kınalı, Radva Aşur’un Tanturalı Kadın adlı eseri üzerine bir değerlendirme yazdı. Yazarımızın değerlendirmesini web sitemizden okuyabilirsiniz. Link, kitaphaber.com.tr/radvanin-filist...
#kitaphaber #kitapportalı #kitapkanalı #kitapplatformu #bookstagramturkey #book #okumak #okurlarburaya #ready #readingtime #yazarlarvekitaplar #edebiyat #vildankınalı #roman #ketebe
Radva Aşur, Filistin'in İsrail tarafından işgalini konu alan, göç, katliam, kayıp, yurt özlemi, gurbet, ölüm, gibi temaları roman kahramanı Rukayye'nin gözünden aktarır.
Yurtlarından sürülmek zorunda bırakılan kadınların evinin anahtarını boyunlarına asıp ömür boyunca hiç çıkarmaması beni çok duygulandırdı. O aidiyet duygusu, bir gün vatanına, yuvasına dönebilme umudu roman boyunca sürüyor. Roman ilerledikçe o savaş psikolojisini hep üzerinizde hissedeceksiniz. Düşen bombalardan biri de yüreğinize düşmüş olacak. İçim fazlasıyla sızladı okurken. İnsanların alışmak zorunda olduğu acıları gördükçe tüylerim ürperdi. Hep mi kötü şeyler, hep mi zulüm diyip zaman zaman ara verdiğim oldu. Anlatılanlar ne kadar kurgu olsa da, gerçek dünyada yaşanan acıların bir sesi olmuş adeta. Kitabın okurlara yaptığı jest ise sayfadaki karekodları telefonunuza okuttuğunuzda dinleyebileceğiniz Filistin türküleri, şarkıları. Keşke birçok kitapta bunu yapsalar. Kitabı okumadan önce acıya, hüzne, hazır olun. Benden bu kadar.
Afganistan denilince aklıma Uçurtma Avcısı geliyordu. Artık Filistin denilince de bu kitap gelecek. Filistindeki olayları hep bir yerlerden okuduk ya da dinledik fakat bu roman işin içine kurgu girmiş olsa bile meselenin daha da derinlerden anlaşılmasını sağlayacak.
Ülkenin her yerinden işgal haberleri geliyor. Bir radyonun başında haberleri dinliyorsun acaba buraya da gelir mi diye düşünüyorsun. İçini bir korku kaplıyor. Sonra korktuğun başına geliyor, sevdiklerini kaybediyorsun çıkar çatışmaları uğruna. Evinden, hayallerinden koparılıyorsun. Sürükleniyorsun durmadan nereye gittiğini bilmeden. Evini bombalıyorlar, çocukların, kocan her şeyini kaybetmekle her gün sınanıyorsun. Korkuyla yatıp korkuyla kalkıyorsun. Korku.. O duygu sarıyor tüm benliğini kaçacak yer bulamıyorsun.
Nasıl bir insan vicdanı bunları yapabilir aklım almıyor. Nasıl bir zihniyet insanları buna mahkum eder bilmiyorum. Böyle bir yaşam düşünemiyorum. Hem yurdundan ediliyorsun sonra bir de mülteci olarak gittiğin ülkede ötekileştiriliyorsun. Çok ağır, çok zor bir durum. Bu kadar ağır bir durumun içinde güçlü kalabilmesine hayran kaldım Tanturalı kadının. Umudunu yitirmeyişi, evinin anahtarını sürekli boynunda taşıması çok etkileyiciydi.
Bazı şeyleri sorgulamamı sağladı ve müthiş bir duygu seliyle baş başa bıraktı beni. Çok etkileyiciydi. Umarım bu zulüm sona erer ve bir daha tekrarlamaz kendini.