Robert Löhr

Satranç Makinesi yazarı
Yazar
8.1/10
18 Kişi
51
Okunma
1
Beğeni
544
Görüntülenme

Robert Löhr Gönderileri

Robert Löhr kitaplarını, Robert Löhr sözleri ve alıntılarını, Robert Löhr yazarlarını, Robert Löhr yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Bize inanacaklar mı ?" diye sordu Tibor son kez. "Mundus vult decipi" dedi Kempelen. "Dünya aldatılmak ister. İnanacaklar, çünkü inanmak istiyorlar ."
"Nedir bu konuşan makine merakı ?" diye sordu Maria Theresia. "İzin ver, zaten bu dünyada insanlar gereğinden fazla konuşuyor, neden bir de makineler konuşmayı öğrensinler ? Susma makineleri, işte bunu isterdim bazen. Düşünenler, asıl bunlar lazım bize...."
Reklam
384 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Gerçek ve yaşanmış bir hikayenin bilinmeyen yönlerinin yazar gözünden betimlendiği sürükleyici bir roman. Şu an eleştirenler belki çok büyük bir sahtekârlık örneği diyebilir ama yaşanan dönemi ve insanların içinde bulunduğu rekabetçi dünyayı düşününce Kempelen'e hak verilebilir. Döneminde herkesi kendine hayran bırakan göz boyayıcı bir aldatmaca. Makinenin ihtişamını arttırmak için seçilen karakterin (gerçekte de) Türk olması bize barbar diyenlerin de hayran olduklarının göstergesi diye düşünüyorum.
Satranç Makinesi
Satranç MakinesiRobert Löhr · Güney Kitap · 202051 okunma
382 syf.
7/10 puan verdi
Roman
Bir kısmı gerçeğe dayanan sürükleyici bir roman. Böyle bir makinenin mümkün olduğuna inanmak zor görünüyor; ancak zaman oldukça farklı buluşların peşpeşe meraklı gözlerin zevkine sunulduğu zamanlardı. Müzik çalabilen oyuncaklar, anlamlı yazılar yazabilen bebekler, yürüyebilen ve yemek yiyebilen mekanik kuşlar vb. Yine de daha önce hiç kimse bir düşünen makineyi hayata geçirmeyi başaramamıştı.  Romanın baş kahramanlardan soylu Wolfgang von Kempelen'in satranç oynayan Türk'ü, insanların Sanayi Devrimi'nin potansiyelinin ve tehdidinin farkında olduklarından, makinelerin insan yeteneklerini ne ölçüde otomatikleştireceği, değiştireceği, genişleteceği ve nihayetinde yerini alacağı gibi popüler hayal gücünü elektriklendirdi. Bu esrarengiz buluşun başlangıcını konu alan bu roman son sayfasına kadar sizi meraklandıracak.
Satranç Makinesi
Satranç MakinesiRobert Löhr · Güney Kitap · 202051 okunma
Tibor'un doğru dürüst son işi 1761'de, Prusya'dan kaçtığı Polonya'daki Obra Manastırı'ndaydı. Orada bahçıvan olarak çalıştı, okuma yazma öğrendi ve her gün Tanrı'ya, kurtarıcı Isa'ya ve özellikle de Meryem Ana'ya, manastırın koruyucu duvarları için dua etti. Gerçi rahip olmadı, ama Meryem Ana'ya zaten bunun için söz de vermemişti. Ama manastırda ancak dört yıl kalabildi. Genç rahip adaylarından küçük bir grup, Başrahibin satranç oyununu yasak etmesine aldırmadı ve bu kralların oyunh, Tibor'a da öğretildi. Rahip adaylarından biri cüceye, oyunun kurallarını anlattı ve Tibor daha oynadığı ilk oyundan itibaren herkesi yendi. Daha önce hiç satranç oynamamış olması inanılır gibi değildi! Haftalarca ilgi merkezi oldu. Gizli satranç cemiyetine, giderek daha çok rahip katıldı, bu yeni keşfedilmiş satranç dehasına karşı oynadı ve yenildi. Cüce, rahiplerin saygısını kazanmıştı ve bu da hoşuna gidiyordu, ama yenilmeyi hazmedemeyenlerden biri, Başrahibe manastırda oynanan satranç partilerini haber verdi. Bu durumda bir günah keçisi bulmak gerekince, seçim Tibor'un üzerine kaldı. Rahip adayları söz birliği ederek, kendilerini Tibor'un satranç oynamaya ikna ettiğini söylediler, böylece o da Obra'yı terk etmek zorunda kaldı. Eline birikmiş ücretlerini verdiler; ve satranç takımını da, çünkü - öyle söylemişti rahip adayları- takımı da manastırdan içeri sokan Tibor'du.
Papa bu dünyada çok rahat yaşar, Günah bağışlamaktan kazandığı paralarla yaşar. En iyi şarapları içer, Bu yüzden ben de papa olmak isterim. Ama hayır, o bir zavallıdır. Güzel bir kız onu öpmez. Yatağında yalnız yatar, yok,  ben papa olmak istemem.
Reklam
30 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.