Robert Seethaler

Robert SeethalerTütüncü Çırağı yazarı
Yazar
7.7/10
665 Kişi
2.307
Okunma
74
Beğeni
4.824
Görüntülenme

Hakkında

Robert Seethaler, 1966'da Viyana'da dünyaya geldi. Ödüllü bir oyuncu ve yazar olan Seethaler, Der Trafikant romanı ile dünya çapında üne sahip oldu. Son romanı Ein Ganzes Leben (Bütün Bir Ömür) ile satış rekorları kırdı, Man Booker International'ın da aralarında buluduğu birçok ödüle aday gösterildi. Hayatını Berlin ve Viyana arasında sürdürüyor.
Unvan:
Avusturyalı Oyuncu, Yazar
Doğum:
Viyana, Avusturya, 7 Ağustos 1966

Okurlar

74 okur beğendi.
2.307 okur okudu.
30 okur okuyor.
1.159 okur okuyacak.
21 okur yarım bıraktı.
Reklam

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Sahi kaç veda kaldırabilir insan... Tahmin ettiğinden çok daha fazlasını belkide.
Sayfa 201Kitabı okudu
Anlamak dediğin oğlum, zor sanat :D
...bütün bir hayat bile şu kadın denen gizemi tüm ürkütücü güzelliğiyle kavrayabilmek için yetersiz kalacağa benziyordu.
Reklam
" Kadınlar puro gibidir: Onları içine çok sert çeken kişiye keyif vermeyi reddederler.
Sayfa 39 - FreudKitabı okudu
Kitaplarla 2022
Bu sene hem nitelik bakımından iyi kitaplar okudum hem de farklı alanlardan beslendim. Benim için verimli bir seneydi. Bende iz bırakan kitapları hem bütün olarak burada kaydetmek hem de ilgili okurlar ile paylaşmak istedim. Eserleri beğeni sırasına göre değil okunma sırasına göre listeledim. Okuduğum zamanlarda verdiğim puanları da dikkate aldım
“kimse aşka uygun değildir. buna rağmen ya da tam bu nedenle aşk, herkesi en az bir kere yakalar.”
Robert Seethaler
Robert Seethaler
Reklam
Nice eller sıktım, ama beni tutan eller çok azdı, anımsıyorum... |
Robert Seethaler
Robert Seethaler

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
218 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Kalbimde kocaman bir boşluk oluşturan beni hırpalayan, sarsan bir kitap daha.. 17 yaşındaki Franz, babasını hiç tanıyamamış, küçük bir kasabada annesi ile yaşıyor. Gittikçe zorlaşan hayatları, yaşadıkları maddi sıkıntılar sonucunda annesi tarafından Viyana'da bir tütün dükkânı olan tanıdığın yanına gönderiliyor. Ve Franz'ın ilk defa tattığı yalnızlık ve garip bir özgürlük duygusu ile hikâye başlıyor.. Viyana 'ya gidişi ile adım attığı bu kocaman ve yeni dünya da yeni tanıştığı insanlar, ( Sigmund Freud ile dostlukları, sohbetleri kitapta en keyif aldığım bölümleri oluşturdu. )ilk aşk, ilk sevişme, ilk ayrılık... Ikinci Dünya Savaşının hemen öncesinde şaşırmış insanların içinde, uzak olduğu hiç bilmediği siyasetin, savaşın tam ortasında duran bu genç; her şeyi sorgulayıp kendine bir yer bulmaya çabalayıp duruyor. Birbirine "Çok yaşa Hitler !" diyerek selâm verenlere, Yahudilere yapılan eziyetlere şaşkınlık ile bakan Franz'ın, kimlik edinmeye çalıştığı yeni dünyasında hissettiği öfke, boşluk, yalnızlık, hiçlik ve dik duruşu muazzamdı. Altını çizerken sayfaları yırttığım iki alıntı; " Insan kalsa da gitse de asıl olan vedalardı. " " Tecrübe, yeni dünyaların kapısını aralar." Deneyimlemenizi ben çok isterim...
Tütüncü Çırağı
Tütüncü ÇırağıRobert Seethaler · Jaguar Kitap · 20211,164 okunma
218 syf.
·
Puan vermedi
Göl kıyısında küçük bir kasabada annesiyle birlikte yaşayan on yedi yaşındaki Franz, annesinin isteği üzerine Viyana’ya tanıdık bir tütüncü olan Otto Trsnjek’in yanında çırak olarak işe başlar ve kısa sürede işi öğrenir. Kısa sürede diyorum ama kitabı okurken Franz ile birlikte sanki ben de o rutubetli, havasız, loş ışıklı ve eskimiş tezgahların olduğu tütüncü dükkanında işi öğrenmeye çalışıyordum. Sürekli yapılan rutin işleri zamanla kavrıyor, sürekli gelen müşterilerin ne istediğini, hangi tütünü içtiklerini ezberliyordum. Bazen de dışardaki tezgahın başında sabahtan akşama kadar gazete okuyordum. Otto’ya göre gazete okuma işi önemli bir olaymış. Franz ile birlikte dışardaki tezgahın başında gazete okurken müşteri olarak yaşlı bir adam gelir ve hemen dikkatimizi çeker. Gerçi daha çok yaşlı adamın dikkatini biz çektik ama olsun. Bu adam’ın Profesör Sigmund Freud olduğunu sonradan öğrenen Franz, insanların sıkıntılarını gidermek, zengin etmek ya da hayatta bir yolunu bulmak için para ödediklerini, bunu yaparken de profesör’ün sadece koltuğunda oturup onları dinlediğini sonradan öğrendi. Tütüncü Çırağı Franz’da yolunu bulmak, hayatındaki eksikliğin ne olduğunu bilmek istiyordu. O sırada bunlar yaşanırken Viyana’ya gamalı haçlar, Führer posterleri, Gestapo da gelip yerleşti. Çok fazla şey anlatmak istemiyorum o yüzden kısacası beni kesinlikle çok etkiledi. Bu benzetmeyi kolay kolay bir kitapta yapmam ama bu kitabı okurken film izliyor gibi olayları yaşıyordum.
Tütüncü Çırağı
Tütüncü ÇırağıRobert Seethaler · Jaguar Kitap · 20211,164 okunma
218 syf.
8/10 puan verdi
·
3 günde okudu
“Ben miyim deliren, yoksa dünya mı?” Yenə faşizm, yenə yıxılan həyatlar. Buna baxmayaraq yaratdığı duyğular və hekayəsi ilə daima ümidə bağlı qalmağımızı öyrədən Tütüncü Çırağı. Bir roman düşünün ki, onun obrazlarından biri Sigmund Freud olsun. Təsirli hekayəsi, obrazları, dialoqları ilə özünəməxsus romanlardan biridir. Bütün dünyada olduğu kimi hekayənin yaşandığı qəsəbəni də faşizm, müharibənin ağrılı tərəfləri sarınca hər şey alt-üst olur, bütün həqiqətlər dəyişir. Bu kədərli, cansıxıcı hadisələrlə yanaşı içində ölməyən insanlıq yanları, ümidi, Franz və Freud arasında olan dialoqları ilə yaşanan hekayə hüzünlü sonluq ilə vidalaşır. “Sahi kaç veda kaldırabilir insan?!”
Tütüncü Çırağı
Tütüncü ÇırağıRobert Seethaler · Jaguar Kitap · 20211,164 okunma