Tarih öncesi boyunca insan vücutları Neandertaller’de görüldüğü gibi genelde giderek kaba bir hale gelmiştir. Homo Sapiens bireyleri Neandertal’lere göre daha az kaba ve ayağa kalktıklarında daha uzundur.
Bilim de kusursuz değil çünkü o alanda da yine “insan faktörü” var
1912’de keşfedilip, 1953’te sahtekârlık olduğu ortaya çıkan Piltdown Adamı’nın fosili, İngiliz antropologların insanın kökenine ilişkin görüşleriyle öylesine uyumluydu ki hiç eleştirilmeden (42 yıl) hakiki olarak kabul edilmişti.
Titiz bilimciler, başka alanlarda çalışırken olduğu gibi, bizim ne olduğumuzu ve bugünkü halimize nasıl geldiğimizi açıklamaya çalışırken de öznelliğin daimi bir tuzak olduğunu asla unutmamalıdır.
Duke Üniversitesi’nden Matt Cartmill, antropoloji hakkında şöyle söyler: “İnsanların nasıl ve neden şu an oldukları şekle geldiklerine dair tarihsel açıklamayı sağlamak, mesleğimizin insanlığa verebileceği en büyük hizmettir.”
Dilin evrimi hakkındaki popüler bir varsayım, ilk safhanın işaret dili olduğunu öne sürüyordu; jestlerle konuşmak, bilindiği gibi, insanların, özellikle söyleyecek söz bulamadıklarında sık kullandıkları bir şeydir.