Home
Search
What to Read?
Sign In
Sign Up
Shopping
Explore
Books
Authors
Readers
1000Kitap Android ApplicationFREE – Download from Google Play
1000Kitap iOS ApplicationFREE – Get it from App Store
©2024 · 1000Kitap Web Application · 2.37.13
Sabahattin Ali
Most Liked Sabahattin Ali Reviews
You can find Most Liked Sabahattin Ali quotes, most liked Sabahattin Ali book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.
Hikaye, şiir ve eleştiri yazılarından oluşuyor kitap. Sabahattin Ali'nin ölümünden sonra kızı Filiz Ali tarafından bir araya getirilen bu yazılar Yapı Kredi Yayınlarında kitap olarak basılmış. Yazarın mektuplarından oluşan Canım Aliye, Ruhum Filiz kitabı okurken de aynı şeyi hissetmiştim. Sanki yazarı yakından tanıma şansı bulmuşum gibi. Kenarda köşede kalmış hikaye, şiir ve yazılardan oluşan kitabı okurken de aynı şeyleri hissettim yeniden. Özellikle yazıları okurken. En çok da onları beğendim. Bu yazılar sayesinde Sabahattin Ali'nin görüşlerini, hayata bakış açısını öğrenme şansı buldum bir nebze de olsa.
Ne diyeceğimi ne yazacağımı inanın bilmiyorum... Ama bu hisleri bir yere aktarmam gerekiyor. Ağlanacak kitap var mıdır? diye sorsanız şüphesiz o kitap bu olurdu. Kelimelerin birbirleri ile olan ahengi okuyucuya o kadar müthiş aktarılmış ki insan kendini koca bir sahnede gözleri kapalı dans eder buluyor. Bu kitabın etkisinden eminim hiçbir zaman çıkamayacağım.
Ahhh Maria sen benim asla unutmayacağım baş kahramanımsın.
Eserin her sayfası her cümlesi alıntı değerinde. Mutlaka ama mutlaka hayatınızda bir kere de olsa bu eseri okumanız gerekli diye düşünüyorum. Çünkü herkesin hayatında aşk, sevgi, özlem, inanç... gibi duygular mevcut. Herkes kendinden eminim bir cümlede olsa bir şeyler bulacak. Keyifli okumalar dilerim:)
Mektup türündeki bu kitapta Sabahattin Ali ile Aliye Ali'nin nişanlılık dönemlerinden kızları Filiz Ali'nin ilkokul yıllarına dek süren mektuplarından oluşuyor. Sabahattin Ali'nin romanlarında, öykülerinde rastladığımız karamsarlık ve umutsuzluğa bu mektuplarda rastlanmıyor. Ya Sabahattin Ali içindeki bütün bu umutsuzluğu atmış ya da kızı ve eşini umutsuzluğa sürüklememek adına bu duygularını içine gömmüş. Sürekli, her durumda onlara umut dolu mektuplar yazıyor...
Sabahattin Ali iç dünyasını, duygu karışıklığını kendime benzettiğim tek yazar. Onu okurken kendi iç dünyamda geziyormuşçasına bir hisse kapılıyorum... Onun o gelgitleri, kararsızlığı sanki bir aynadan kendime bakıyorum...
"İhtiyarlığımda çekilmez bir adam olacağım hakkındaki iltifatına teşekkür ederim. Ama bu tahminin doğru çıkmayacak sanırım. Çünkü ihtiyarlayacağımı kim söyledi? Ben hep genç kalacağım."
Tahminin doğru çıktı güzel insan...
"41 yaşında, en verimli çağında, bu ülkenin en büyük yazarlarından biri yok edildi. Ve halen faili meçhul olarak kalmaya devam ediyor."...
144 syf.
9/10 puan verdi
Kısa oykulerden oluşan kitabı beğendim ağır ve uzun kitap arasına alıp mola tarzında okunabilecek bi kitap ensevdigim ise viyolensel öykü sü oldu 10 üzerinden 9 diyebilirim 1 puanımı ise bazı yerlerinde zorlandığım için kırdım
Tavsiye ederim
"Hayatta hiçbir zaman kafamızdaki kadar harikulade şeyler olmayacağını henüz idrak etmemiştim."...
Tek kelimeyle harika bir eser. Okumaya başlamadan önce herkesin kitaba yönelik fazlasıyla olumlu bakışı bana okuduktan sonra yüksek beklentimi karşılamayacak bir kitap olmasından şüphe ettirmişti ama (Bi o kadar da olumlu yorumlar okumaya daha çok teşvik ediyor.) kesinlikle fazlasıyla beğeniyi hakediyor. Sabahattin Ali, eserlerindeki mükemmel betimlemeyi bu kitapta da başarıyla yapmış bir çırpıda okunan sürükleyici bir anlatımı var. Okuyucuyu kendi dünyasından alıp romanın içine misafir etmiş. Okuduktan sonra bi süre kitapla bakıştım ve her cümlenin her olayın hayattaki manasını düşündüm. Hayatı yaşanılır, anlamlı kılan ne? ...
"Kaybedilen her türlü eşyanın, servetin, her türlü dünya saadetinin acısı zamanla unutuluyor. Yalnız kaçırılan fırsatlar asla akıldan çıkmıyor. Bunun sebebi de herhalde," Bu böyle olmayabilirdi!"düşüncesi...
Okurken bazı cümlelerde kendimi buldum. Kitapların en güzel yanları da bu ya; kelimelere dökemediğimiz düşünceleri başka birileri yaşamış ya da kavramış ve adeta senin diline kalem olmuşlar..
Roman, Raif efendinin tuttuğu defterle devam etmiş ve çıkarılacak anlamlar yüklenmiş. Kısaca anlatılmaz okunur. Okumayı düşünenlere keyifli okumalar...
Sabahattin Ali'nin yazdığı ilk romandır.Gerçekten heyecan verici ve sürükleyici bir roman,en güzel romanlarından biri diyebilirim.bu roman edremit’te bir köyde geçmektedir. 9 yaşında ailesinin bir eşkıya baskını sırasında öldürülmüş olan çocuğu kaymakam Selahattin bey evlatlık edinmiştir.Yusufun eşkıya baskını sırasında sağ elinin baş parmağı kesilmiştir.yusuf hem sakat hem yetim hemde evlatlıktır.ama bir o kadarda erdemli ve cesurdur.kuyucaklı Yusuf herkesle bir arada ama yabancı bir karakterdir.duygularını içten ve derinlemesine yaşamıştır.bu roman sakat ve yetim bir bireyin toplumda baş gösterebildiğini ve kendini ifade edebildiğini örnekleyen harika eser…
Tüm kitap okuyucularına bu kitabı okumasını tavsiye ederim:)
keyifli okumalar dilerimm...
Kuyucaklı Yusuf
Nasıl anlatılır Yusuf’un başından geçenler burada kısaca? Bilmem ki.. Boğazımı düğüm düğüm yapan, okurken dişlerimi sıktıran, devam edip bir an önce ne olduğunu öğrenme isteği uyandıran ama aynı zamanda da devam etmeye güç bırakmayan kitaplardan biri Kuyucaklı Yusuf. Böyle işte.. Ben Yusuf’u çok sevmiştim bundan seneler önce, yine çok sevdim, belki de daha çok sevdim..
Bu kitabı ikinci okuyuşum, hiçbir şey hatırlamayarak başladığım Kuyucaklı Yusuf’un son sayfalarında bir anda aklıma her şey geliverdi.. Yine bile, nasıl bir heyecanla okuduğumu anlatmama gerek duymuyorum çünkü Sabahattin Ali.. Bayılıyorum kalemine, öyle güzel öyle içten yazıyor ki her şeyi Yusuf, Muazzez, Şahinde, Selahattin, Şakir, Hilmi.. ve daha birçok karakter oldum ben kitabı okuduğum süreçte.
En çok da Yusuf ile Muazzez oldum. Hangisine kızayım, hangisinden nefret edeyim bilemedim. Sonra ikisine de kızamadım, şimdi düşünüyorum da.. başka türlü olsaydı acaba.. nasıl olurdu ki?
Konusunu herkes biliyordur diye tahmin ediyorum. Okumayan bile.. Kaymakam Selahattin Bey’in yanına evlatlık olarak aldığı Yusuf’un acı hikayesi bu.
Olayların gidişatını hem tahmin ediyor insan okurken hem de konduramıyor.
Çok değişik duygularla okudum, çok sevdim. Şimdi okuduğumda daha çok sevdim tek söyleyebileceğim bu çünkü seneler önceki okumamda neler yaşadığımı hatırlamıyorum.
Acilen okunması gereken kitaplardan biri, net.
Hemen alın, hemen.
