Şahika Karaca

Şahika KaracaKötücül Kadın yazarı
Yazar
9.0/10
2 Kişi
15
Okunma
2
Beğeni
755
Görüntülenme

Hakkında

Unvan:
Yazar

Okurlar

2 okur beğendi.
15 okur okudu.
1 okur okuyor.
7 okur okuyacak.
1 okur yarım bıraktı.
Reklam

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
İnsanların çoğu, cansız, ama tekinsiz biçimde etkin olan birer kavram ve sözcük fabrikasıdır.
Sayfa 24 - -NietzscheKitabı okudu
Hakikatler, yanılsama olduğunu unuttuğumuz yanılsamalardır.
Sayfa 24 - -NietzscheKitabı okudu
Reklam
Zeynep Direk, ataerkilliğin erkeği insan modeli olarak inşa ederken, kadını erkek olmayan, tam olarak insan olmayan, 'mutlak başka' olarak temsil ettiğini söyler. Erkek kendisini bu 'mutlak başka' karşısında, 'kadın olmayan' olarak tanımlar ve böylece sahip olduğu özellikleri sürekli bir biçimde yeniden olumlar. Kadını anne ve bakire olarak yücelt-se de bu yüceltmenin diğer yüzü kadın cinselliğini aşağılamak ve hatta kadının varlığındaki erkeğe hizmete ve bakıma indirgenemeyecek öğeler karşısında dehşete düşmektir. (2018: 187)
Sayfa 250Kitabı okudu
“Lacan'a göre Oedipus, yani babanın yasası, insanın kültürel bir yasa olarak kurulması için zorunludur. Çünkü babanın yasası, insanın kültürel bir varlık olarak kurulması için zorunludur. Çünkü babanın yasası, insanın kültürel bir özne olarak kurulmasını sağlayarak, iç-sel olanla dışsalı, sübjektifle objektifi, kendi ile ötekileri ayırt etmesine imkân veren simgesel düzene girmesini sağlamakta, onu annesiyle dolayımsız haz durumunu arayıştan çıkararak toplumsal bir üye hâline dönüştürmektedir.” (Tura, 2016: 197)
Lacan'ın üzerine en çok tartışılan "Kadın yoktur ya da kadının bütün olmadığı" düşüncesi, dişilliğin fallusun yokluğu etrafında tanımlamasından kaynaklıdır. Kadının var olması simgesel alanda olması demektir. Ancak simgesel alanda kadının var olması, simgesel alanda fallusa sahip olmakla eş değer görüldüğü için dişilliğin fallus eksikliği etrafında görmeye neden olur. Bir başka unsur da simgesel alanın söylem alanı üzerinden tanımlanması nedeniyle dişilliğinde söylemsel alanda inşası söz konusudur. Fink, Lacan'ın "kadının bütün olmadığı" düşüncesini şöyle nakleder: "Bir kadın, bir erkekle aynı biçimde bölünmüş değildir; yabancılaşmış olsa da bütünüylr simgesel düzene tabi değildir." (2016: 107) Lacan ise kadının mevcut olmamasını, mevcut olandan yani erkeklerden daha fazlasına sahip olmak olarak ifade eder: "Ve bütün mesele budur; şu fallusa yaklaşma ve onu kendine saklama yönünde, kadının değişik yöntemleri vardır. Bunun nedeni, kadının orada olmamak anlamında, fallik işlem içinde bütün olarak yer almıyor olması değildir. O asla değildir gibi bir şey söz konusu değildir. Tam olarak oradadır. Fakat daha fazlası söz konusudur. (Leader, 1998: 74)
Henüz kayıt yok

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
Reklam
Henüz kayıt yok