Salih Güney Sözleri ve Alıntıları
Salih Güney sözleri ve alıntılarını, Salih Güney kitap alıntılarını, Salih Güney en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Personality kelimesi Latince’de tiyatro oyuncularının yüzlerine taktıkları ve maske anlamına gelen “persona” kökünden gelmektedir. Genel kullanılış biçimine göre kişilik kavramı, kişinin toplumda oynadığı rol üzerinde yoğunlaşır.
Sayfa 184Kitabı okudu
Edward S. Ames’e göre din, en yüksek sosyal değerlerin şuurudur.
Sayfa 100Kitabı okudu
Eğitim, bireyin yaşadığı toplumun içinde uygulama değeri olan yetenek, tutum ve diğer davranış biçimlerini geliştirdiği süreçlerin toplamıdır.
Sayfa 89Kitabı okudu
C. Gustav Jung'in insan psikolojisi açısından dinin rolü konusundaki açıklamaları şöyledir; “Din, psikolojik rahatsızlıkların giderilmesinde oldukça önemli psikoterapik bir özelliğe sahiptir.”
Sayfa 102Kitabı okudu
Bir insan ile ilişkileriniz ne denli yakınlaşırsa, incelik ve nezaket o denli zorunluluk kazanır.
Sayfa 65Kitabı okudu
Ne söylerseniz söyleyin, o söylediğiniz değildir.
Sayfa 283Kitabı okudu
Her şeyi güvenli kıldığınızda iletişim kendiliğinden doğacaktır.
Sayfa 259Kitabı okudu
Stres bazılarının kırılmasına, bazılarının da rekorlar kırmasına neden olur.
Sayfa 325Kitabı okudu
İletişim, bireyler arasında anlamları ortak kılma sürecidir.
Sayfa 261Kitabı okudu
Bir tek kişiye karşı tutumunuz, diğer doksan dokuza ne gözle baktığınızı açıklar. Çünkü herkes sonuçta ‘tek’tir.
Sayfa 229Kitabı okudu
Algılama kavramı ve tanımı
Çevremizdeki soyut veya somut olanların farkına varma duyum ve algı süreçleri sayesinde mümkün olabilmektedir. Ancak duyum ile algı aynı şey değildir. Algılama duyu organları tarafından kaydedilen uyarıcılar üzerine inşa edilmektedir. Dolayısıyla algılamanın hammaddesini oluşturmaktadır. Duyum, uyarıcıların bir duyu organı sayesinde sinir akımı hâline getirilip beynimize ulaştırılmasıdır. Algılama ise, duyu organlarından beynimize ulaşan verilerin örgütlenmesi, yorumlanması ve anlamlı hâle getirilmesi sürecidir. Duyu organlarına ulaşan bilgiler algılanmadığı sürece hiçbir anlam ifade etmezler.
Sayfa 121Kitabı okudu
Duygusal zeka ile ahlaki sorumluluk arasında yakın bir ilişki vardır. BENCİL DAVRANMA, ŞİD-DET KULLANMA ve ALÇAKLIK YAPMA gibi davranışlar sosyal yaşamı bozan olumsuzluklardır. Son dönemlerde elde edilen veriler sosyal yaşamdaki ahlaki tavrın temelinde duygusal yetilerin mevcut olduğunu göstermektedir. Dürtü, duygunun ifade ortamıdır. Dürtülerin hepsi bir eylemle ortaya çıkmayı arzulayan hislerdir. Dürtülerine hakim olamayan insanların ahlaki açıdan yetersizlikleri vardır. Dürtülerini kontrol edebilen kişiler iradeli ve ahlaki sorumluluk sahibidirler.
Sayfa 172Kitabı okudu
Jung’a göre, kalıtım ve evrimin insan bedeni üzerinde etkilerinin yanında ruhsal yapıları üzerinde de etkileri vardır. Kişiliğin gelişmesinde atalarımızdan bize kalan davranış biçimleri de etkilidir. İnsanlar dünyaya gelirken belirli düşünme, algılama, hissetme ve davranış eğilimlerini beraberinde getiriler. Dolayısıyla bunlar kişilerin bilincinde daha önce yaşanmamıştır. Kısaca, kolektif bilinçdışı, kalıtımsal olarak toplum üyeleri tarafından insanlara aktarılır.
Sayfa 211Kitabı okudu
Kişilik, bireyin davranış ve düşünme biçimlerinin, ilgilerinin, ruhsal durumlarının, yeteneklerinin organize olmuş bir bütünleşmesi durumudur.
Sayfa 184Kitabı okudu
İnsanların kendi haklarında edindikleri (duygular, algılamalar, yargılamalar, eylemler ve istekler kanalıyla gelen) bilgiler sağlıklı olduğu sürece benlik bilinci de sağlıklı olur. Çünkü bu bilgiler tepkilerin, davranışların, iletişim biçiminin ve farklı durumlardaki uygulamaları anlamamızı sağlar. Kısaca, bu bilgilerin işlenmesi benlik bilinci olarak tanımlanmaktadır.
Sayfa 175Kitabı okudu