Klişelerden yeniden tiksinecek kadar uzun yaşayabilir miyiz; gökyüzünü, suyu ve ışığı tekrar kanıksayacak kadar iyileşebilecek miyiz; çünkü alınan her nefese ve damarlarımızda dolanan kana kör bir minnettarlık duyma hali pek öyle bilinçli ve makul bir şey değildir.
Hiçbir şey yolunda değil ama güzellik var. Hiçbir şeyin yolunda olmadığını, dünyada ölüm, acı ve kötülük olduğunu söylemek için çeşitli yollarımız var ve bunlar yüzyıllardır sahip olduğumuz yolların aynısı. Binalar. Camlar. Dokumalar.
İyi ya da bir şeyi yok veya her şey yolunda… Sıkı sıkıya tutulduğumuz tabirler, toplu altına sığındığımız kendimizi avutmaya çalıştığımız battaniyeler gibi bunlar da bizim yaşadığımız zaman ve mekanın teselli eşyaları işte.