Benim için çok ortalama bir kitaptı. Okurken keyif aldım mı? Evet. Ama okumasam da olur muydu? Yine evet.
Konusu çok değişik gelmişti bana. Hades ve Persephone uyarlaması görmemiştim daha önce. Kitap da aslında baya güzel başladı. Biraz klişeydi ama keyif veriyordu. Ortasına geldiğimde beklintilerim de baya yükselmişti ama tam tersi oldu. Sonlara doğru geldikçe sıkılmaya başladım. Kitap iyice klişeleşti ve aynı keyfi vermemeye başladı. Benim için tam bir Wattpad kitabıydı. Eğer bu tarz kurgular hoşunuza gidiyorsa seversiniz. Ama ben Wattpad kotamı doldurdum. Şunu da söylemeliyim ki kitapta çok fazla +18 sahne var. Ve baya açık açık anlatılmış. Biraz rahatsız oldum açıkçası. Ama bu kesinlikle yazarın suçu değil, ben daha dikkatli olmalıydım ve araştırma yapmadan kitaba başlamamalıydım. O yüzden sizleri de uyarmak istedim.
Seri şu an için 3 kitaplık. 4. kitabı da çıkacakmış. Devam etmeyi düşünmüyorum açıkçası. Olaylar bende pek bir merak uyandırmadı.
Dediğim gibi, çok ortalama bir kitaptı. Dili de basitti, anlamakta sıkıntı çekmedim. Okumak istiyorsanız pişman olacağınızı düşünmüyorum.
“All the stars in the sky are not as bright as my love for you.”
Kitap Lara prensesi olan Isolde’nin bir gün bir canavar öldürdükten sonra karşılaştığı bir vampirle ve daha sonra bu vampirin onun ülkesini işgal etmeye gelen Blood King Adrian olduğunu öğrenmesiyle başlıyor. Ve kralın teslimiyet için bir şartı var, o da Isolde ile evlenmek. Teklifi
Tamamen rastgele okumaya başladım. Giriş gerçekten çok güzeldi şaşırdım “Aa aranan kan bulundu” falan dedim hatta. Sonra bir anda klişeler silsilesi birbirini takip etmeye başlayınca kitap gözümde artılarını kaybetti maalesef. Bazı kısımlarını Duman ve Kemiğin Kızına benzettiğimi de ekleyeyim özellikle Isolde ile ilgili ortaya çıkan gerçek göz devirtti.
Allahtan kitaba para vermemişim. Kitaptaki tek iyi şey bitmesiydi.150 karakter doldurmam lazımmış boş yapim bari. Kitap boyunca Persephone zırlamasını okuyorsunuz. Ben tanrı olsam ortalığın anasını ağlatmıştım. Puan bile vermiyorum.
Bugün sizlere bi oturuşta bitirebileceğiniz, temposu yüksek, romantik tutkulu Karanlığın Dokunuşu kitabı ile geldim. Yunan mitolojisinden tanıdığımız Persephone ve Hades'nin aşkını anlatan kitap tanrılar ve insanların yan yana yaşadığı bir evrende geçiyor.
Persephone, yıllarca herkesten uzakta zorunlu bir tutsaklıkla yaşamış, evde eğitim
Yunan mitolojisi ve aşk okumak isteyenler için ideal bir kitap. Sıkilmadan Persephone nin Hades in sınırlarını zorlamasını okudum ve sevdim. Ikinci kitabın daha çok fantastik öğe taşıyacağını düşünüyorum cunku Persephone güçlerini keşfetti.
Yunan Mitolojisinde aşina olanlar bilir ki; Persephone yani Kore annesi Demeter onun güçlerini hem saklamak hem de Tanrılardan (özellikle Hades'den saklamak için) camdan bir kafese kapatmıştır. Ama Kader Tanrıçaları onların yollarını bir kez birbirlerine yazmıştır. Öyle ya da böyle Hades yani Ölüler Tanrısının yanında yer alacaktır.
Yaratılan dünya güzeldi. Hades zaten en sevdiğim yunan mitoloji karakterlerinden ve slowburn olması çok hoşuma gitti. Persephone ye bazen gıcık oldum ama kızda haklı şimdi endişeleri olması normaldi. İki puan kırdım çünkü yazılış olarak üçüncü ağız ama ordan sadece persephoneyi okuyoruz. Üçüncü ağız olduğunda başka taraflardanda okuma yapmak isterdim. Çok daha açılabilirdi hikaye ama kısa kesilmiş. Ben başka kitaplar var diye biliyorum ama kitap tek kitap gibi bitti. Çok beklentiye girmeden okunması gereken aşk odaklı bir fantastik:)
Herkese selam
Mitolojiye çok büyük bir ilgi duyuyorum tanrılarla ilgili çok fazla araştırma yapıyorum. Tabi bu tanrılardan en çok ilgi çekenlerse Hades ve Persophone ilişkisi. Yeraltı kralı ve Bahar tanrıçası. Yazarımız da bu ikiliden çok güzel bir aşk romanı yazmış.
Hades ve Persophone'in daha karşılaştıkları andan itibaren aralarında ki o
Yunan mitolojisi okumayı çok seviyorum okurken çok keyif aldım.O kadar güzel ve akıcıydı ki bir oturuşta bitti.İki dünya arasında geçmesi çok güzeldi bayıldım.Karakterler ayrı bir güzeldi ama Hadesim de Hadesim
