Sevmek insanda bir huy, bir alışkanlık, bir bakış, bir duruş, bir tavır olarak kalıyordu. Saçında toka gibi insan onu bir yerinde taşıyordu.En çok da gelip insanın göz bebeğine yerleşiyordu.”
.
.
Ada, liseye yeni başlamış toplumdaki herhangi bir kız çocuğu. Yeni girdiği ortama adapte olmaya çalışan, diğerleri gibi olmakla kendi gibi davranmak arasında bocalayan ve bu bocalama döneminde yaşadığı komik ve eğlenceli anlara şahit oluyoruz. Yalnızlığı, insanların gruplaşmış hallerine karşı tavrı, içinden konuşmaları, düşündükleri ama onları dile getiremeyişini okumak çok hoşuma gitti. Lisede belki birçoğumuzun hissettiği o duygular, çoğunluk tarafında kabul edilme isteği, dışlanırız diye sustuklarımız Ada aracılığıyla bana bir geçmişe yolculuk yaşattı. Ortaokul grubunun severek okuyacağını düşünüyorum.