Kurumsal iletişim ve halkla ilişkiler alanlarında yöneticilik yapmış. Bilkent Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Resim Bölümü İngilizce Hazırlık sınıfını okuduktan sonra Ankara Üniversitesi Rus Dili Edebiyatı bölümünü bitirmiş. Ardından 1991’de Moskova Puşkin Enstitüsü’nde Rusça öğrenimini tamamlamış. 1997’de Vakıfbank Feneryolu Sanat Galerisi’nde ilk kişisel resim sergisini açmış ve Ankara’da 3. Uluslararası Arts&Crafts fuarına katılmış. Barış Derneği’nin düzenlediği Barış Sergileri’nde yer almış. Yaşasın Edebiyat dergisinde şiirleri yayımlanmış. 2000’de yayımlanan, 42 şairin oluşturduğu Binyıl Şiiri’nin bir parçası olmuş. Gülsüz Sürgünler Şehri adında özel baskı bir şiir kitabı var.
Bi tuhaf; evet biliyorum bu ağacı. Evet işte şuradaki pencere, aynı yerinde… Ama kimse yok. Kimsecikler yok, bomboş burası. Kimse kek yemiyor, kimse kahve içmiyor. Kediler miyavlıyor, kediler miyavlıyor, kediler miyavlıyor… Kediler…
Kediymişim,
ölmüşüm…
eşim varmış,
ölmüş…
biz çok sevmişiz,
biz yan yana ölmüşüz…
sonra gelmişim bir şekilde,
kedisiz,
eşsiz,
yalnız…
yoksa o da gelmiş mi?
Yoksa biz arar mıymışız birbirimizi?
Hep soğuk muymuş, hep ayaz mıymış buralar?
Hep dert mi olmuşuz yoksa, derman üflerken
bilmeden birbirimizi arar dururken?
ne yapsam bilmiyorum...
nereye koysam seni?
saklasam mı cebimde?
bağırsam bağırsam mı aleme
sevdiğim işte bu adam diye?
ne yapsam?
bi diyiver kulağıma!..
Aynı yaprakta olmak sekiz öyküden oluşan sıcacık bir kitap....Bu aralar öykü kitapları bana çok iyi geliyor...Ve sık sık okumaya çalışıyor aylık okuma listeme dahil ediyorum...Farklı zamanlarda dolaşıp,farklı farklı anlara tanıklık ettim ,güzel bir yolculuktu benim için....Herbir öykü ayrı ayrı güzeldi lakin 'disari ' adlı öykü çok iyiydi.... Okuyunca anlayacaksınız... Okuyun efendim...