1963’te Ankara’da doğdu. İlk, orta, lise öğrenimini Ankara’da tamamladı. Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü’nden 1984’te mezun oldu. Aynı üniversitenin Atatürk İlkeleri ve İnkılâp Tarihi Enstitüsü’nde okutman olarak göreve başladı. “Cumhuriyet Öncesinde Türk Kadını (1839-1923)” isimli teziyle yüksek lisansını, II. Meşrutiyet Döneminde Türk Kadını (1908-1918) adlı teziyle de doktorasını tamamladı. Hacettepe Üniversitesi Atatürk İlkeleri ve İnkılâp Tarihi Enstitüsü’nde öğretim görevlisi olarak çalışırken Gazi Eğitim Fakültesi İlköğretim Bölümü Sosyal Bilgiler Öğretmenliği Anabilim Dalı’na yardımcı doçent olarak atandı. Aynı yıl doçent, 2008’de profesör oldu. Halen aynı bölümde çalışmaktadır. İki çocuk annesidir.
Şefika Kurnaz’ın çalışmaları Osmanlı kadın hareketi üzerinde yoğunlaşmıştır. Yayımlanmış kitapları şunlardır: Cumhuriyet Öncesinde Türk Kadını, II. Meşrutiyet Döneminde Türk Kadını, Ahmet Talât Onay-Millî Mücadele Yazıları, Balkan Harbinde Kadınlarımızın Konuşmaları, Osmanlı Kadın Hareketinde Bir Öncü Emine Semiye, Hayatı, Eserleri, Fikirleri.
1912 yılında yaşanan Balkan Savaşlarının Osmanlı halkında yarattığı panik ve korku; bazı cesaretli, vatanperver Türk kadınlarını bir şeyler yapmaya teşvik eder. Böylece kadınlar yardım dernekleri kurar, kadınlar arasında konferanslar düzenlerler. Bu dernekler cephedeki askerlere para, eşya veya gönüllü hasta bakıcılık yardımlarını organize ederler. Bu sayede kadınlar hem askerlere yardımda bulunur hem de Osmanlı sosyal hayatındaki yerine yeni bir boyut kazandırır.
Bu kitapta, bu derneklerden biri olan Müdafaa-i Milliye Cemiyeti Hanımlar Heyeti tarafımdan gerçekleştirilen faaliyetlere yer verilmiştir. Heyet, konuşmacıların için Fatma Aliye, Halide Edip gibi döneminin meşhur isimlerinin de olduğu bir konferans düzenler. Konferansa katılan 4-5 bin kadın önemli miktarda bağış yapmıştır.
Türk kadınlarının her şeyini ülkesi için feda etmeye hazır oluşu, konuşmacıların bilgi birikimleri, hitabetleri her şeyi beni çok etkiledi. Her satırında ayrı gurur duydum. F. Nüzhet Hanım konuşmasında "...eğer biz bugün vazifemizi yerine getirirsek isimlerimizi hürmetle anacaklar, "Sevgili, fedakar analarımız" diye bizi kutsayacaklar." diyor. O kadar haklıymışsın ki Nüzhet hanımcığım, hepinizi sevgiyle anıyorum.
Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşundan itibaren pek çok kazanımı elde eden Türk Kadını, Osmanlı devrinde nasıl bir sosyal yaşantıya sahipti diye merak edenler için hazırlanmış kapsamlı bir kitap diyebilirim.
1839 yılında Tanzimat Fermanı ile batılı politikalarla tanışan Osmanlılar, 50 sene önce yaşanan Fransız Devrimi’nin de etkisiyle kadınlara