Akış
Ara
Mesajlar
Bildirimler
1
Kaydedilenler
Ne Okusam?
Profil
Gönderi Oluştur
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.36.17
Ahh Freya …
Kitaba; 1850’li yılların Londra’sında kocasından ve ailesinden şiddet gördüğünü söyleyen ve onlardan kaçarken bir motele sığınan ürkek Freya Parker ile tanışarak başlıyoruz.
Freya, alzheimer hastası ve yaşadığı anıları her geçen hafızasından siliniyor, bu sebeple elinde sürekli çantasındaki defteri okumasını gösteren bir not yazılı. Kendini kaybettiği anlarda bu yazıyı okuyup deftere bakarak neler yaşadığını anlıyor.
Gittiği Motelin sahibi Freya’nın biricik ve tek aşkı Merlin’e ait çıkıyor fakat Freya hastalığından kaynaklı onu tanımıyor. Zamanla Merlin Freya’nın durumunu öğreniyor ve onun güveniniz tekrar kazanmaya çalışıyor. Güzel günlerin sonunda kocası ve ailesi Freya’nın kaldığı yeri öğrenip geliyorlar.
Freya’yı götürüyorlar mı, Merlin ne yapıyor, ailesi beler anlatıyor ve kitap nasılda bizi şaşırtan bir sonla bitiyor okurken öğreneceksiniz.
Sevgili arkadaşım 
Şehnaz Akkoç un kaleme aldığı bu Novella okumaya başladığınız andan itibaren gerek betimlemeleriyle gerek akıcılığıyla sizi kitabın içerisine çekiyor. Akıcılığına dalıp kitabı bir anda bitiriyorsunuz. Kitabın son bölümünü okurken ‘aaaa’ diyip şaşıracağınızdan eminim.
Kalemine sağlık canım Şehnaz Akkoç
Sevgisiz yaşayanlar için üzülmeli, sevgiyle yaşadığımız her gün için şükretmeliyiz.
Sayfa 112 - MerlinKitabı okudu
Onunla tekrar bir bütün olacağımıza inanıyorum
O, nerede görse tanıyacağı hatta bulma imkanının bile olduğu ruhunu kaybetmişti; kendisi ise hiç hatırlayamadığı, belki de anılarla dolu olan ruhunu kaybetmişti.
Sayfa 49 - FreyaKitabı okudu
Bedbaht bir kadın
Bir insanın adını unutabilirsiniz, silüetini hatta sesini unutabilirsiniz ama size baktığında nemlenen gözlerini unutamazsınız. Unutmak için bir ömür bile yetmeyecektir. Eğer unuttuysanız da o gözlere sadece bakmış fakat görmemişsinizdir. 
Sayfa 17 - MerlinKitabı okudu
Yaşadığı hayatın sahibi olamazken zihninin esiri olmuştu.
Sayfa 10 - Freya ParkerKitabı okudu
“Bir insanın adını unutabilirsiniz, silüetini hatta sesini unutabilirsiniz ama size baktığında nemlenen gözlerini unutamazsınız. Unutmak için bir ömür bile yetmeyecektir. Eğer unuttuysanız da o gözlere sadece bakmış fakat görmemişsinizdir.”
KitapyurduKitabı okudu
“Bu acılara katlanma dürtüsü, Merlin’in çoktan tükenmiş bedeninin yanı sıra ruhunu da ele geçirmişti. Tüm acılarına tutunmak yerine onlara teslim olmayı seçmişti.”
KitapyurduKitabı okudu
“Freya, yaşadıklarını gözünün önüne getirdiğinde bir an bitap düştü. Omuzlarındaki yük ve silinen hatıraları, bu dünyada kendisine bir şans verilmesi için yeterli değildi. Karanlık zihninin aydınlık olan yollarının kapıları kendisine bir türlü açılmamıştı. “
Sayfa 3 - KitapyurduKitabı okudu
“Az önce yüzüne bakmaya tenezzül etmediği kadının, loş ışığın altındaki gölge düşmüş çehresine buğulu gözlerle baktı. Şakaklarında endişe ve ıstıraptan oluşan ince çizgilerle birlikte gözlerinde kocaman bir boşluk görmüştü. Bu boşluk öylesine büyük ve anlamsızdı ki bir müddet daha bu derin ve epey karanlık olan boşluğa bakacak olursa kendisinin de kaybolacağını hissediyordu.”
Sayfa 2 - KitapyurduKitabı okudu
SON YAZGI-ŞEHNAZ AKKOÇ
Öncelikle yazarı başarısından dolayı tebrik ederim. Kitaba başladığımda bu denli büyük bir etki bırakacağını açıkçası hiç düşünmemiştim. Her okurun olduğu gibi her yazarında kendisine yakın gördüğü, karakter ile bütünleştiği bir kahraman vardır. Bu kitapta en sevdiğim karakterlerden biri benim için Ova oldu. Iraz kadını da söylemeden geçemem elbette, oğlunu elim bir kaza sonucunda kaybeden bu kadının acısını yüreğimde hissettim. Hikaye, okuyucuyu Anadolu’nun gerçek yüzüyle baş başa bırakıyor. Okudukça kendinizden, çevrenizden olaylar, insanlar geliyor aklınıza. Spoiler olmasın diye kitabın en yıkıcı etki bıraktığı sonunu elbette burada yazamıyorum ama bilmelisiniz ki son sayfalara geldiğinizde yaşadığınız derin acı, daha önce bir şekilde hissettiğiniz bir duygu olacak. Açıkçası benim içim paramparça oldu. Düşünsenize bir yazınız , bir yazgınız var ama bu son değil. Harika bir kitap okudum. Köyüme gittim. Anadolu’nun eşsiz insanları ile bir süre vakit geçirdim. Evlerine, sofralarına, köy kahvelerine misafir oldum. Çavdar tarlasında buğday kokladım. Yağmurların kokusunu çektim içime. Aşık oldum, ayrıldım, gururlandım, üzüldüm,sevindim, güldüm. Başkasının acılarına ortak oldum kitabı okurken. Şüphesiz çok güzel bir deneyimdi. Sevgili yazara ( Şehnaz Akkoç),( 
Şehnaz Akkoç)güzel kitabı için teşekkür ederim. Umarım başka bir kitabında tekrar buluşuruz. Şimdiden herkese iyi okumalar. Bu kitabı okuyun, okutturun.
“Ölüm, onun sadece ruhunu ele geçirmemişti. Işığın camdan geçip gittiği gibi hayallerini de alıp götürmüştü.”
Sayfa 121 - OdessaKitabı okudu
Bu ne cömertlik böyle…
“Çünkü sevgi, bir yaz ayında akşam vakti kolonya çiçeğinin etrafa yaydığı koku kadar cömertti.”
Sayfa 114 - OdessaKitabı okudu
“… O yüzden çok sevmek için ilk önce çok sevilmek gerekir. Sevginin ilk öğreticisi anne ve babadan aldığımız her sevgi, kuracağımız tüm bağların temelini kuvvetlendirecektir.”
Sayfa 105 - OdessaKitabı okudu
“Eğer içimdeki sevgiyi paylaşabilseydim o benimle ölmeyecek, sonsuza dek yaşayacaktı.”
Sayfa 88 - OdessaKitabı okudu