7.5/10
130 People
696
Reads
104
Likes
8.6k
Views

Oldest Selahattin Yusuf Reviews

You can find Oldest Selahattin Yusuf quotes, oldest Selahattin Yusuf book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.
128 syf.
·
Not rated
·
Read in 22 hours
Edebiyat, sanat ve düşünürler dünyasına belli kişiler üzerinden bir bakış sunan, entelektüel birikimi ile okurlara katkı sağlayabilecek bir kitap. Nietzsche'nin hasta yatağında kardeşine söylediği söz kitabın adını oluşturmuş ki içerik hakkında bilgi sahibi olmadan sırf kitabın adı için satın almıştım. Bir de Orhan Pamuk'la ilgili yazarın sözleri de ilginçti...
Niçin Ağlıyorsun Elisabeth Mutlu Değil miyiz?
Niçin Ağlıyorsun Elisabeth Mutlu Değil miyiz?Selahattin Yusuf · Profil Yayıncılık · 2017126 okunma
256 syf.
9/10 puan verdi
·
Liked
Bazı ağabeylerin kelâmlarını ve kalemlerini önemsiyorum. Selahattin Yusuf da kelâmına ve kalemine önem verdiğim, Meksika sınırından tanıdığım samimi ağabeylerden bir tanesi. Bunu demek ne kadar doğru bilmiyorum ama bizim mahalleden böyle çarpıcı bir üslupla yazılmış, insanı duygu fırtınalarına sürükleyen , farklı bir tarzda ve alışılagelmişten uzak bir romanın yazılması beni gerçekten umutlandırdı . Çünkü gerçekten kültürel iktidarı maalesef birileri kendi tekelinde tutuyor ve nedense bizim mahallemizi gören yok! Neyse bu konuya burda girmeyeyim.. Kitaptan bahsetmek istiyorum biraz sizlere.. Masum Oran, benim için bir tutunamayandı. Belki Oğuz Atay, Masum Oran gibi bahtsız bir yönetmeni tanımış olsaydı Tutunamayanlar ansiklopedisine onun ismini de dahil edebilirdi. Hayatın acımasızlığına, şanssızlığına, insanların iki yüzlülüğüne, vurdumduymazlığına,aymazlığına karşı direnç göstermek için 'Sanat Filmi' çekmek isteyen Masum'un hikayesi beni büyük bir merak duygusuyla kendine çekti . Hikayede aşk , ideoloji , ayrılık, psikoloji, toplumsal değişim , cinayet , ceza ,kefaret kısacası hayata dair her şey var. Romanın beni en cok etkileyen taraflarından bir tanesi;zamanla değiştiğimiz sorunsalı. Özellikle üniversiteydeken daha radikal olan görüşlerimizin gün geçtikçe yok olmaya yüz tutması. . Ve psikolojik tahliller . . . Sözün özü : çarpıcı üslupla kaleme alınan bu romanı okumanızı ve bu değerli kalemle tanışmanızı tavsiye ederim
Masumiyetin Son Günleri
Masumiyetin Son GünleriSelahattin Yusuf · Profil Kitap · 201781 okunma
Reklam
256 syf.
5/10 puan verdi
·
Read in 6 days
Eser kapalı bir üslupla yazılmış, anlatılmak istenenin direk okuyucuya yansıtılmayıp; okuyucuyu yorarak yansıtıldığı bir eser meydana gelmiş. Açıkçası pek bir şevk içinde okuyamadım. Yaşanan olaylar, yaşantılar, zaman örgüsü tam bir karmaşıklık içinde. Şu an için eser ile ilgili düşüncelerim bunlar lakin haksızlık da etmek istemem yazara, ne de olsa ortada bir emek var. İlerleyen yıllarda tekrar okursam eğer, fikrimin değişmesine sebep olabilir mi bilemiyorum. Zaman ne gösterir?..
Masumiyetin Son Günleri
Masumiyetin Son GünleriSelahattin Yusuf · Profil Kitap · 201781 okunma
120 syf.
9/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 25 hours
Askerlik günlerinde okunmasıyla etkisi artan bir kitaptı. Aslında Selahattin Yusuf bu günlüklerin bir kısmını o günlerin iyi dergilerinden biri Gerçek Hayat'ta yayımlamıştı. Sonra bu metinleri kitap olarak basıldı. Kitaplığımdan uçup giden bu kitabı bir kez daha elime geçse okurum. Askerlik günlerimizde kendimizi Dino Buzzatti'nin Tatar Çölü'nde hissettik. Öylece bekledik. Ya da daha önce hiç uğramadığımız bir kentin otogarında aktarma otobüsünü bekleyen öğrenci halinde yaşadık. O anlara güzel bir edebiyat yolculuğu katan bu kitabın tadı hala damağımda dersem yanlış olmaz.
Şafaktan Çok Önce
Şafaktan Çok ÖnceSelahattin Yusuf · Profil Yayıncılık · 201744 okunma
183 syf.
6/10 puan verdi
·
Read in 6 days
Meraklısına...
Yazarın zihin odalarında dolaşan düşüncelerin kavramlarla ete kemiğe bürünmesini izliyorsunuz. Kendi eksenine giren nice şeyin etkisinde kalan ruhuna gedikler açmasına ortak oluyorsunuz. Nefesleniyor cümlelerle. Cümlelerce... Bob Marley, Allen Ginsberg, Jack Kerouac, Malcolm X, Geronimo, Foucault, Goethe, Beethoven, Nietzsche, Schopenhauer, Dostoyevski... Kimi zaman müzik, kimi zaman edebiyat, kimi zaman sanat, kimi zaman felsefe... En çok da insan bezeli satırlarla karşılaşıyorsunuz eserde. Yazarın düşünce dünyasına inmenizi kolaylaştıran kahramanların her biri bir meselenin üzerinde yükseliyor. Bazen ustalıkla bazen acemilikle. En çok da insanca... Gençlik dilinin cesur boyutunu yazıların ekserisinde görebiliyorsunuz. Yumruk saklı eleştirileri, geri dönüşümsüz toplum fikriyatı, döneminin ikilemde kalan siyasi zeminde köhnemiş düşüncelerin ele alınışı... Yine kimi konuların uzatılmasıyla sünen ana fikir ve çözümsüz konu yığınları... Yazar bir dönemin resmini çekerken olanca samimiyetiyle sizi kendi ikliminin yolcusu eyliyor. Müzik dolu bir yüreğin kulağa düşen notalarında, hayatın pencerelerine örülen kalın duvarların serseri kalıntılarını izliyor. Dünyayla engelsiz bir iletişimin varlığının olabildiğince zor olduğunu belirtiyor. Sirenleri Taşa Tutun, genç bir yazarın belki de ilk kez açık konuştuğu dergi, gazete yazılarının bir bütünü. Konu bütünlüğü yer yer kaçsa da, her bir deneme bir dışavurum çaresizliği içermesi açısından ortak duygulara sahip. Eseri bir bütün olarak ele aldığımızda size ilgi alanınıza girecek cümlelerinden çok yaşanmışlığının olduğunu söyleyebiliriz.
Sirenleri Taşa Tutun
Sirenleri Taşa TutunSelahattin Yusuf · Profil Yayıncılık · 201736 okunma
120 syf.
7/10 puan verdi
·
Read in 2 hours
Askerlik, İzler ve Günlükler
Günlükler hayatın insan ruhuna anlık bıraktığı izdüşümlerini kavramlarla ifade etmek demektir. Kimi günlükler sadece olay örgülerini ele alırken, kimi günlükler "ân"ın o eşsiz yansımasından sonsuz muhabbetler devşirir. Selahattin Yusuf, askerlik dönemiyle başlayan günlük yazımını askerden çıkınca bir müddet daha bizim gönlümüzü hoş edercesine devam ettirip eseri öyle bitiriyor. Kısa, kimi zaman birkaç cümleden oluşan ama izlerinin derin olduğunu anladığınız günlükler kaleme alıyor. Askerliğin tekdüze mantığını kırmak uğruna yapılan mücadeleyi, sorgulamanın eşsiz özgürlüğüne erişince bir müddet daha günlük tutarak bize kıyas ettirmesi eserin en önemli yanı diyebiliriz. Fırsat buldukça Eruh ilçe halk kütüphanesinin zihnindeki yaralara nasıl merhem olduğunu sıklıkla görebiliyorsunuz. Dilin akıcı boyutu, konunun derinliğini kısa ve vurucu cümlelerce ifadesi, "Sirenleri Taşa Tutun" adlı eserinden temel farklılıklar olarak göze çarpıyor. Girişteki bazı yazıların "Sirenleri Taşa Tutun" adlı eserinde de yer almasına bir anlam veremezken, kitap hacmini büyütelim düşüncesiyle oldu ise anlamsız olduğunu ifade etmeliyim.
Şafaktan Çok Önce
Şafaktan Çok ÖnceSelahattin Yusuf · Profil Yayıncılık · 201744 okunma
Reklam
52 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.