Fantastik bir kitap ve beni hem eğlendirdi hem de ara ara hüzünlendirdi.
Konusuna gelecek olursak cadı ile cadı avcısının tesadüflere dayalı karşılaşması ve kutsal evlilik bağı ile birleşmelerinden oluşuyor. Elbette bu konunun sadece küçük bir kısmı.
Kendi meclisinden esrarengiz şekilde kaçan ve saklanan Louıse Le Blanc büyüden uzak, bazı zamanlar erkek kılığına girip şehirde dolaşan ve geride bıraktığını düşündüğü tehdit için Angelica nın yüzüğünü arayan bir cadı. Caserine şehrinin gölgelerinde kilisenin yönetiminde olan Chasseurler'den saklanan Lou arkadaşı ile Cosette yüzük için kendilerini tehlikeye atarken işler çok değişik yönlere gitmeye başladı.
Reıd Dıggory ise tek ideali yeryüzünden kötülüğü temizlemek, buna neden olan cadıları ile bir kazıkta yakmaktı. Chasseurler in yüz başısı olan Reid Lou ile çok saçma bir şekilde insanların içine düştüğünde çevresindekiler onu ahlaksızlıkla suçladığında, onu yetiştiren peder evlilik bağının tüm itibarlarını kurtaracağını söyledi.
Lou başta kabul etmese de ardındaki tehlike için saklanmanın en iyi yolunun ortada olmak olduğunu anladığında cadı avcısı ile evlendi. İşler bu evlilik sonrasında karıştıkça karışıyor. Geçmişten geleceğe yapılan planlar, büyünün akılları baştan alan kokusu ve sırlar.
Cadı ile cadı avcısının aşkı ateş ile birleşirken içsel savaşlar, akan kanlar, son verilen acılar.
Kitap okudukça yüzünüzde gülümsemeye bazen kahkahaya bazen ise gözlerde buğuya neden olacak.