Sinan Oza Sözleri ve Alıntıları
Sinan Oza sözleri ve alıntılarını, Sinan Oza kitap alıntılarını, Sinan Oza en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
...yalnız kağıt, plastik, kumaş, kaba tahta kaşıklar. ve sanki sonsuz katmerli, açmaya ömrün yetemeyeceği demir kapılar. bir de tabii ki beton. tüm dünyamız bu...
...
Sayfa 65 - amaç yayınları ağustos 1989 birinci basımındanKitabı okudu
...''çözün ellerimi, gözlerimi, alçaklar, namussuzlar, bir insana yapılır mı bunlar?''....
....
Sayfa 99 - amaç yayınları ağustos 1989 birinci basımındanKitabı okudu
....parmaklıklara çarpan cop sesleri ve ''kalkın lan!'' bağırtılarıyla yine sabah saat altıda uyandırıldık...
....
Sayfa 42 - amaç yayınları ağustos 1989 birinci basımındanKitabı okudu
...bulaşık bitince kendime bir kahve yapar, yazı makinemin başına geçerim. radyoda vivaldi çalar...
....
Sayfa 34 - amaç yayınları ağustos 1989 birinci basımındanKitabı okudu
...tütünsüz çayın da tadı yoktu.
''ben komaya giriyorum'' dedi nejat ve battaniyesi üzerine çekip upuzun yattı. son derece keyifsiz olmalıydı.
gündüz uykusuna ''komaya girmek'' deniyordu...
...
Sayfa 27 - amaç yayınları ağustos 1989 birinci basımındanKitabı okudu
...sayım mangasının bir diğer resmi adı da, dayak mangasıydı...
....
Sayfa 53 - amaç yayınları ağustos 1989 birinci basımındanKitabı okudu
...askerlerin tek tek yüz anlatımları, giyimlerindeki beceriksizlik, konuşmalarındaki bilisizlik/bilgisizlik, davranışlarındaki işbilmezlik insanda önce gülünç bir izlenim bırakıyordu. gerçek tehlike, bu gülünç birliğin, eli kolu bağlı tutsak insanlar üzerinde neredeyse sınırsız yetkilerle donatılmalarındaydı...
...
Sayfa 35 - amaç yayınları ağustos 1989 birinci basımındanKitabı okudu
...aynı anda, basınçlı su, cellatların iğrenç kahkahası arasında, burun deliklerine, kulaklarına, gözlerine, apışarana bedeninin her yanına giriyor, sana soluk aldırmıyordu. kesik kesik solumayı başardın sonunda. sonra çenen zangırdayarak bağırdın:
''böbreklerim hasta, yapmayın!''
''geber ulan!''
diye karşılandı bu isteğin. sonra yine kahkahalar ve sonu gelmez sorular...
....
Sayfa 90 - amaç yayınları ağustos 1989 birinci basımındanKitabı okudu
...tüylerim diken diken oldu. konuşamadım.
işkencehanelerde ve birkaç ay önceki toplu dayakta ve gözyaşartıcı gaz bombardımanında duymadığımız türden, yeni ve daha korkunç olan sesler yarım saat kadar sürdü. hücrelerimizde bu yarım saat nasıl geçti?
aşağılanma, öldürülme, yerlerde sürüklenme, komalık oluncaya değin dayak yeme ve tüm bunlara karşın hiç bir şey yapamama korkusu ile nasıl geçtiği betimlenemeyen bir yarım saat...
...
Sayfa 31 - amaç yayınları ağustos 1989 birinci basımındanKitabı okudu
...handiyse...
...
(şu an neredeyse, sanki, hemen hemen anlamında)
Sayfa 66 - amaç yayınları ağustos 1989 birinci basımındanKitabı okudu
...umut kesilmez, can henüz çıkmamışsa...
...
Sayfa 194 - amaç yayınları ağustos 1989 birinci basımındanKitabı okudu
...yedinci koğuştan doğru saymayı sürdürdüler. önce naralarla birlikte köpek havlamaları, cop sesleri, koşuşmalar, bağrışmalar duyuluyor, ardından ''rahat-hazırol'' komutları ve sayma seslerini tüm koğuşun bir ağızdan söylediği ''atatürk'ün gençliğe hitabesi'' izliyordu. o sırada cop sesleri ve çığlıklar güçlükle seçilebiliyordu...
...
Sayfa 140 - amaç yayınları ağustos 1989 birinci basımındanKitabı okudu
...çavuşun kabadayı sesi patladı:
''sağa sola bakma lang''
''rahat!''
rahata düştük.
''temiz misingiz ulan?''
çavuş rahat komutundan sonra yeniden konuşurken durumumuzu değiştirmeyi, esas duruşa geçmeyi unuttuğumuz için ikimiz de birer esaslı yumruk daha yedik.
''beng gonuşurkene esas duruşa geçeceksingiz, aanaşıldı mı lang?''
çavuşla birlikte giren çömezi onbaşı da geri kalmak istemedi:
''annaşıldınız mı ulan?''
gülmekle ağlamak arasında bocaladım. özellikle aşağılayıcı ''lan'' ünlemi beni deli etmeye yetiyordu. oğlum olabilecek yaştaki adamlardan duyduğum söz....
....
Sayfa 37 - amaç yayınları ağustos 1989 birinci basımındanKitabı okudu
...''dikkaaat!''
dikilip esas duruşa geçtik. bakalım neyin onuruna dikiliyoruz?
''çay!''
hizmet mangasının eri bağırdı, başka bir şey söylemeye de yetkisi yok.
''hücrelerden birer kişi bardakları uzatsın''
ben olduğum gibi kaldım. nejat bardakları uzattı. yedi hücreye sırayla çayları dolduruldu.
''otur ve iç'' komutunu aldık...
.....
Sayfa 47 - amaç yayınları ağustos 1989 birinci basımındanKitabı okudu
....çavuş vurdukça sol elim, lastikten yapılmış balon gibi şişmeye başladı. sol kolum her vuruşla biraz daha aşağıya iniyordu. zalimin bağırmamı beklediğini anladım. acıdan kıvranmama rağmen bağırmadım. ben bağırmadıkça çavuş vurdu. elim şişti, boğum yerlerinden kan sızmaya başladı. dayanılası bir acı değildi çektiğim....
....
Sayfa 37 - amaç yayınları ağustos 1989 birinci basımındanKitabı okudu