Alanında çok fazla kaynak olmayan bir kitap ve güzel bir çalışma olmuş. Hep söylenen Kürt Sineması, sanatı gelişmiyor gibi söylemleri boşa çıkarıyor. O kadar bilmediğimiz tanımadığımız Film ve Yönetmen varmış ki... Gerçekten 4 parçaya bölünmüş zihinlerimiz.
İçerikte bahsettiği filmleri izlemediyseniz spoiler yemiş olabilirsiniz. Ama izlediyseniz tekrar izlemiş gibi ve kaçırmış olabileceğimiz bir ton ayrıntı fark edilebilir.
Türkiye'den daha fazla yönetmen ve film ele alınabilirdi. Çünkü dili itibariyle Türkçedir ve yayınevi Türkiye ile sınırlı sonuçta pazar alanı Türkiyedeki Kürtlerdir öncelikle.
Birkaç bilgi hatası var. Kazım Öz, Yılmaz Güney ve Tatlı Biber Diyarim filmiyle ilgili.
Sinema ve siyasetin ne kadar da iç içe...
Tek seferde okunulcak bir kitap, dili hiç sıkmıyor. Oldukça öğretici ve tanıtım niteliğinde.
Sinemamız yok, sanatımız gelişmiyor diyip sizlanmak yerine daha da yoğunlaşalım:)
Yoksa Fransız ve İngiliz yapımı Kurdi filmlerle baş başa kalıcaz. No man's land, sister of army, sun of girls gibi... İlgili Olan insanlar okusun bu kitabı. Toplumsal bir sorumluluktur.