8.5/10
168 People
594
Reads
90
Likes
6.2k
Views

Steven Pinker Posts

You can find Steven Pinker books, Steven Pinker quotes and quotes, Steven Pinker authors, Steven Pinker reviews and reviews on 1000Kitap.
132 syf.
6/10 puan verdi
·
Read in 3 days
beklenti altı ama ok
Vasat bir kitaptı, beklentimin altında kaldı… Alain de Botton ve Malcolm Gladwell’i görünce konu da ilgimi çektiği için almıştım. Ancak bu ikili benim için tam bir hayal kırıklığı oldu. Yaptıkları demagojiden başka bir şey değildi. Fikirlerini argümante edemediler ki Malcom’un verilerden yararlanmayı sevdiğini yazdığı kitaplardan biliyoruz, bu yüzden münazaradaki yaklaşımı saçma geldi. Adeta iki tane aşı karşıtı insan profilleri çizdiler. Lafı sürekli çarpıttılar, sıkıştıkça rakipleri olan Matt ve Steven’a belden aşağı vurdular. Matt ve Steven ile bu kitap sayesinde tanıştım, güzel kazanım oldu. Polyannalar açık ara münazaranın hakkını veren taraf oldu, umarım gelecek onları haklı çıkarır. Son olarak; kitap gayet akıcı, bir oturuşta biter, anlaşılması basit, ufak tefek bazı farkındalıklar için güzel, beklentiler yüksek tutulmayarak okunabilir.
Gelecek Daha Güzel Günler Mi Getirecek?
Gelecek Daha Güzel Günler Mi Getirecek?Alain de Botton · Domingo Yayınevi · 2017321 okunma
Reklam
Genelde, bir kişiye vücut kısmıyla, fiziksel özellikle ya da tipik bir teçhizatla yani düzdeğişmece yoluyla atıfta bulunmak, kaba adlandırmadır. Bu, pek çok ırk lakabı için geçerli (Asyalı için slope ya da slant [çekik gözlü], Yerli Amerikalı için redskin [kızıl derili], Meksikalı Amerikalı için wetback (terli sırt] denmesi), kadınlar için kullanılan kadın düşmanı terimler (a skirt, a broad, a piece of ass- eksik etek, yollu, piliç), iş sahiplerine yakıştırılan saygısızca isimler (şirket bürokratı için suit [takım elbise], atlet için jock [spor delisi], tamirci için wrench [alet edavat]). Bu, iye-yükseltme inşasının ardındaki zihniyetin bir uzantısıdır. Bu inşada insanlar, vücut kısımlarından fazlası olarak algılanır. Bunun uzantısı olarak, kişiyi bir vücut kısmına (ya da bir eşyaya) indirgemek, onun kişi olduğunu gizliden gizliye yadsımak demektir.
Sayfa 155 - Alfa Yayıncılık, 2. Baskı: Şubat 2020
Bir şeyin ne olduğunu gerçekten anlamanız için, ne olmadığını bilmeniz gerekir.
Sayfa 120 - Alfa Yayıncılık, 2. Baskı: Şubat 2020
Pek çok araştırmacı, erkeklerde ve kadınlarda yetenek ve mizaç dağılımının özdeş olmadığını belgelemiştir. Örneğin üç boyutlu nesneleri zihinde evirip çevirme sınamalanında, erkeklerin ortalama puanı daha yüksektir, sözel akıcılık sınamalarındaysa kadınların ortalama puanı daha yüksektir.* Ortalama sadece ortalamadır elbette; bazı kadınların uzamsal düşünme yetisi çoğu erkeğinkinden güçlüdür, kimi erkekler de çoğu kadından daha akıcı konuşur. Ancak insanlar bu araştırmayı duyduğunda, bunu, her erkeğin her kadından (ya da her kadının her erkekten üstün olduğu iddiasıyla kısıtlamaya meylediyor. Farklığı yönelten insanlar, Men Are from Mars, Women Are from Venus( Erkekler Marstan, Kadınlar Venüsten) gibi kitaplar yazar (bir-yerde-duran-şey eğretilemesinin açık örneği); farklılıktan nefret eden insanlar, araştırmacıları, "koca bir insan grubunun, doğuştan başarısızlığa yazgılı olduğunu söylemekle suçlar" Sanki insanlar ortalamada kadınların erkeklerden uzun yaşadığını işitmiş ve her kadının her erkekten uzun yaşayacağına hükmetmiş gibi. Bir kümenin başka kime üzerine çıkması imgesi, kesişen iki çan eğrisi imgesine kıyasla zihne daha doğal geliyormuş gibi görünüyor.
Sayfa 116 - Alfa Yayıncılık, 2. Baskı: Şubat 2020 | * Halpern, 2000
Öğretmen, bilgi kırıntılarını öğrencilere dağıtır, öğrenciler sınavda geri vermelerine yetecek süre boyunca bu kırıntıları akılda tutmaya çalışır. Çocukları olguların istiflendiği edilgen depolar kefesine koymak yerine onları bilgi keşfetmeye yönlendirmeyi hedefleyen ilerici eğitim felsefeleri yer yer aşırılıklara kaçıyor kaçmasına, ama insanlardan, derslerde gösterilen olguları tek tek yolup bellekte saklamak yerine öğrendikleri şey hakkında kafa yormaları istendiğinde, akıllarında daha çok şey kaldığı yadsınamaz bir gerçektir.*
Sayfa 114 - Alfa Yayıncılık, 2. Baskı: Şubat 2020 | * Blakemore ve Frith, 2005; Bok, 2006
Reklam
Sözcüklerin ve inşaların eldeki havuzuysa yerel tarihin gelgitlerine göre değişir: önceki yüzyıllarda ve binyıllarda dile şekil vermiş olan istilacılar, ticaret ortakları, göçmenler, züppeler, yenilikleri takip edenler, dışarıdan gelen gelinler, ayrıca toplumda hâkim konumdaki seslerin bozulması, abartılması hevesleri. Eğer zihin, dil üzerinde tümel parmak izi bırakıyorsa, bu izler, dünya dillerinin hepsinde rastladığımız sabit kurallar ve inşalar listesine kıyasla daha incelikli olmak zorundadır.
Sayfa 107 - Alfa Yayıncılık, 2. Baskı: Şubat 2020
Fiiller
İngilizce konuşanlar, aşın tuvalet eğitimi almış titiz insanlar mı? Bir fiili nasıl kullanacağına karar verirken şeylerin tam olarak nasıl lekelendiğini, sıçradığını, püskürdüğünü, fışkırdığını, doldurulduğunu, bulaştığını hangi medeniyet umursar ki? Bunun yanıtı, psiko-cinsel evrelerde değil, fiziksel olayların yorumlanışının psikolojisindedir. Kalma durumu filleri kullanımının, fiilin ilgili olduğu şeye göre değiştiğini hatırlayınız: bir şeyin hareket etme şekli, yüzeyin etkilenme şekli ya da ikisi birden.* Bu mikro-sınıfların bize anlattığı, geometrinin ve fiziğin belirli veçhelerinin, İngilizce konuşanların zihninde, olayları nasıl yorumlayacaklarını belirleyecek kadar belirgin olmasıdır.
Sayfa 76 - Alfa Yayıncılık, 2. Baskı: Şubat 2020 | Gropen vd., 1991b; Pinker, 1989
Zihin, en zahmetli gündelik olayı bile birçok şekilde yorumlayabilen bir dizi rakip çerçeve devreye sokar, gerçek uzayda konum değişikliği hakkında kafa yormaya yarayan çerçevenin kapsamı eğretilemeyle genişletilip, durum değişikliğinin, durum uzayında hareket olarak kavramlaştırılmasına vardırılabilir, zihin, bir varlığı bir yerde duruyor ya da bir yere hareket ediyor diye algıladığında, bunu bütüncül bir biçimsiz kütleye indirgemeye meyleder. Gerçi bu hükümler yeni sorular doğuruyor: Zihin herhangi olayı herhangi şekilde kavramlaştırabilecek kadar esnek mi? O halde, düşünce ve konuşma âlemlerinde bir yerlere nasıl varabiliriz? Hareketle ve değişiklikle ilgili temel anlayışımızda, bir yerde olan, bir yere giden ya da bir şekilde değişen biçimsiz kütleden fazlası var mıdır?
Sayfa 71 - Alfa Yayıncılık, 2. Baskı: Şubat 2020
Doğa, sırf aklımızı karıştırmak için yolundan sapacak değil. Kimi olgular nasıl bakarsak bakalım mantıklı görüntü çizmiyorsa, eşyanın işleyişine ilişkin derin bir ilkeyi gözden kaçınıyoruz demektir. Kalma durumu fiillerini öğrenme paradoksunda olan biten tam da budur. Eksik ilkelerse, insan zihnini dolduran cinsten ilkelerdir.
Sayfa 60 - Alfa Yayıncılık, 2. Baskı: Şubat 2020
Geri199
1,000 öğeden 991 ile 1,000 arasındakiler gösteriliyor.