“Sıkı sıkı tutunmanın da bir anlamı yok.
Nedense yok kelimesi onu ürküttü.
Yokluk, hiçlik onu hep korkuturdu.  Bu korku bir gün kendisinin varken daha, hiç olabileceğinden kaynaklanıyordu.
Yollarda yürürken, sahilde koşarken, sinemada, çarşıda, her yerde yok gibi görünmek.
Çok korktu, kahvesini sıcaklığına sığınmak istedim..”