Samed Behrengi Tebriz'de, işte böyle bir yoksulluğun içine doğmuş. Ama her zaman hak ve adaletin işler olduğu 'başka bir dünyanın mümkün olduğunu' savunarak, bu görüşü tüm dünyaya yaymayın en güzel yolunu, öğretmenliği, meslek edinmiş kendisine. Haksızlığın karşısında durabilmeyi, kimseden korkmamayı, her fırsatta ana dili Türkçe'den mahrum kaldığını dile getirmeyi, çeviriler yapmayı, Nazım Hikmet e hayran olmayı, okumayı ve araştırmayı hiç bırakmamayı, masallar yazmayı ve daha birçok şeyi sığdırmış kısacık yaşamına. 29 yaşında iken, bir hain canını almasaydı, kimbilir küçük kara balıklarına daha ne masallar anlatacaktı ...
Şule Aksun, Şanlıurfa'nın bir köyüne tayini çıkan, fakat zorluklar karşısında ilk günden pes eden çiçeği burnunda bir öğretmen üzerinden anlatmış bize Behrengi'nin hayat hikayesini. Çok çok etkilenerek, değerli isimleri kendime not alarak okudum kitabını. Küçük Kara Balık'ı önce kendime sonra oğluma olmak üzere kaç kez okudum sayısını bilmiyorum . Şimdi Behrengi'nin tüm kitaplarını alıp okumalıyız oğlumla . Bu dünyanın küçük kara balıklara ihtiyacı var