Yine harika bir şeyler okuma heyecanı içerisindeyim. Seri henüz tamamlanmadı, 32. bölüm Aralık'ta yayınlanacak ve 8. cilt Mart'ta çıkacak. Bu yüzden içim içime sığmıyor, beklemeyi de zerre sevmem ama bu kadar güzel olacaksa beklenebilir sanırım bazı şeyler.
Dünyanın en nahif kurgularından biri bu... Belki tek kötü yanı inanılmaz ütopik olmasıdır ama bu güzelliğini gölgelemiyor. Finaline göre favorilerim arasına girebilecek bir güzelliği var. Kısaca bahsetmem gerekirse doğuştan sağır olan bir kız ve dünyaya çoğu insanın baktığından daha harika bakabilen harika bir adamın hikâyesi. Kızımız Yuki'yi aşırı sevdim, o kadar güzel bir kalbi var ki eriyorum tepkilerini okurken. Çiftimizden tutun yan karakterlere, herkes çok tatlı bu mangada. Mutlaka tanışmalısınız. Beni bu güzellikle buluşturan @ dünyakiracisi 'na kocaman teşekkürler...
Açıkçası bu seri benim için büyük bir hayal kırıklığı oldu. Kötü değildi ama öyle çok harikaydı da diyemem. Kendini okutsa da çok yüzeysel, klişe ve abartılıydı.
Yubisaki to renren harika olduğu için yazarın bitmiş kurgularından medet ummak biraz hata olmuş sanırım. Tabii aradan geçen zamanda kendini geliştirmesi güzel olsa da ben aradığımı bulamadım, biraz vakit kaybı gibi oldu. Belki okuduğum ilk shoujo manga olsaydı, etkilenirdim ama ne yazık ki çooook sevdim diyemem. Az bile sevmedim, okudum geçtim.
Romantik bir seri, çizimleri de aşırı güzel. Kaç kere baştan okuduğumu bilmiyorum ama ilk defa volume şeklinde ayrılmış halde buldum ve tekrar başladım. Gerçekten çok sakin ve birbiriyle iletişim kurmayı bilen bir çifti okumak bana huzur veriyor. Kısaca konusundan bahsedersek eğer ana karakter kızımız Yuki duyma engelli. Bir gün Itsuomi ile karşılaşıyor ve mangada genel olarak ikisi arasındaki ilişkinin nasıl şekillendiğine odaklanıyor. Sağlıklı ilişki okumak gibisi olmadığını bir kere daha söylemeliyim. İkisinin de birbirlerini tanımaya çalışmaları ve adım adım ilerlemeleri çok hoş.