Modern düşüncelerden; ilerlemeci bakış açısına, anda kalma mottosuna, sonsuz kişisel gelişime, hatta kişisel gelişimin kendisine, içe dönmeye, özbenlik kavramına, insanın bireyselliğine, pozitif psikolojiye, koçluk ve terapiye vs. karşı çıkan, aykırılıkla dolu bir kitap okudum. Yazarımız, olumsuzluğa odaklanmanın, hayatta kötü giden her şeyden şikayet etmenin bizi bir arada tutacağına ve bize iyi geleceğine inanıyor. Muhafazakar bir açısıyla bakarak modern olan ne varsa karşı çıkıyor ve eskinin çok daha iyi olduğunu düşünüyor, neredeyse her açıdan böyle bakıyor olaylara. Ama karşı çıkayım, eleştireyim derken dozu fazla kaçırıp yer yer abartıyor gibi geldi bana, o yüzden bazı kısımları okurken hayrete düştüm. Evet, sürekli olumlu düşünmek, hep "an"da kalmaya çalışmak falan tabi ki mantıklı değil ama modern düşünceler zaten bunu inatla öğütlemiyor. Yazarın haklı olduğu kısımlar tabi ki vardı ve bu yönlerden bakış açısını görmekten dolayı memnun oldum açıkçası ama genel bakışını benimseyemedim ve mantıklı bulmadım. Ama evet, okunur mu, okunur. Başka bakış açılarını görmek ufuk açacaktır. Ayrıca kişisel gelişim takıntısı içindeyseniz ve "sürekli ilerleme" mottosundan yorulduysanız bu kitabı okuyunca daha iyi hissedebilirsiniz belki. Ama eleştirel okumakta fayda var. Her şeyin orta yolu makbuldür; kişisel gelişme takıntısından kurtulayım derken bu kitap yüzünden hayat boyu yerinde sayma takıntısına düşülebilir :)