Svetlana Uturgauri

Boğaz'daki Beyaz Ruslar author
Author
8.3/10
3 People
6
Reads
1
Likes
664
Views

Most Liked Svetlana Uturgauri Posts

You can find Most Liked Svetlana Uturgauri books, most liked Svetlana Uturgauri quotes and quotes, most liked Svetlana Uturgauri authors, most liked Svetlana Uturgauri reviews and reviews on 1000Kitap.
«Denizi öylesine severdi .. Yaşamak demek, yazsa denize gitmek, kışsa deniz aylarını beklemekti ona göre».
Ankara hükümeti nezdindeki Elçi S.İ. Aralov, Dışişleri Halk Komiseri L. M. Karahan’a yazdığı “Türk-Yunan cephesindeki başarıların ülkedeki politik duruma etkileri” notunda şöyle diyordu: “[...] bugüne kadar Anadolu’nun Yunanlılardan temizlendiğini kabul edebiliriz, İngiliz birliklerinin bulunduğu Marmara kıyılarına doğru (geri çekilen) küçük gruplar kaldı. [...] İzmir’de sayılamayacak kadar gıda ve askeri malzeme ele geçti. Planlanan askerî operasyonun ilk bölümü harika bir şekilde bitti. Şimdi ikinci adıma hazırlanılıyor - Boğazlar, Konstantinopol ile Trakya ve oraların ele geçirilmesi. Her gün Angora’da (Ankara) ve bütün Anadolu’da kitlesel mitingler ve gösteriler yapılıyor, sonraki adımlar belirleniyor,kendi gücüne inanç büyüyor, şovenizm esintileri duyuluyor ve çok sık olarak “İslam” sözcüğü işitiliyor. Mezopotamya huzursuz, orayla ilgili bir şeyler yapılıyor. Ülkedeki halet-i ruhiye çok yüksek, hükümet de gittikçe güçleniyor. Konstantinopol’de düzenlenen yüz bin kişilik mitingden sonra gerici gazete "Peyam-ı Sabah”ın matbaası yıkıldı, işgal kuvvetleri köprüleri kaldırdı. Böylelikle kalabalığın Pera ve Galata ya (yani şehrin merkezi) geçişi önlendi. Gazetelerde, mitinglerde Sultan karşıtı ve halkın kendisinin sultan olma zamanının geldiğini anlatan yazılara, konuşmalara rastlanmaya başlandı.”
Sayfa 32 - Tarihçi Kitabevi, 2015 Çev: Uğur BükeKitabı okudu
Reklam
Türkiye, sınırlarını topraklarından kovulan başka inanca mensup insanlara ilk kez açmıyordu. Türk-Osmanlılar, 1492 yılında İspanyol engizisyonundan kaçan Yahudileri, 1848-1849 yıllarında da Habsburg Hanedanımdan kaçan Macarları kabul etmişlerdi. Yetenek ve bilgilerini kullanan sürgün insanlar, genel olarak burada kalmışlardı. İşte 1920’li yıllarda Türkiye, bu kez de Ruslar için sığınma yeri oluyordu.
Sayfa 69 - Tarihçi Kitabevi, 2015 Çev: Uğur BükeKitabı okudu
İstanbul işgalinden sonra, İngilizler, diğer İtilaf devletlerinden daha aktif davranıyorlardı. Yabancı topraklara boyun eğdirme konusunda hayli deneyimli olarak, çabuk sayılacak bir sürede bütün ülkeyi kapsayan geniş bir istihbarat ağı kurdular. Türkçe, Rumca, Ermenice ya da Kürtçe konuşan yerel insanları tuttular (Türk Kürtleri ağırlıklı olarak Kurmanci lehçesi konuşur). İstihbaratın görevi, işgal kuvvetleri düşmanlarının ilişki ve eylemlerini izlemekti: Kemalistlere silah yollayan İstanbullu yurtseverler, Sovyet casusları ve Kemalistlere silah satan Vrangelciler (1920 Kasım’ında Beyaz Ordu Kırım’dan Türkiye’ye iltica etmişti). Bu dönemde İstanbul, Türkiye’yi sömürge ve Beyaz Ordu’ya yardım edilecek bir üs olarak gören müttefiklerin getirdiği silahlarla ağzına kadar doluydu. Beyaz Ordu için hazırlanan bir silah deposu Türk yurtseverlerce ele geçirilmişti. Ingilizlere yakalanırlarsa kurşuna dizileceklerini bildikleri halde “Beyaz Ruslar’ın da katkılarıyla bütün silah ve mühimmat (tüfek, makineli ve mermiler) Anadolu’ya yollanmıştı. Oysa bütün şehire, düzen bozanların ve “düzen karşıtı bütün eylemlerin” çok sert biçimde cezalandırılacaklarına dair ilanlar yapıştırılmıştı.
Sayfa 23 - Tarihçi Kitabevi, 2015Kitabı okudu
Beyaz Ruslar döneminin bitişi
Rus mültecilere Türk vatandaşlığı verildiğine dair son gazete yazısı 1936 yılına aittir. Bu yazılarda aynı bilgiler yer almaktadır. Örneğin “Son Posta”, 22 Temmuz 1936 tarihli sayısında, Milletler Cemiyeti’nin “Rus Devrimi’nden sonra politik nedenlerle Türkiye’ye göçmek zorunda kalan 1015 ‘Beyaz Rus’ aileye” Türk vatandaşlığı verilmesini istediğini ve Türk hükümetinin de “inisiyatifini kullanarak en kısa sürede bu 1015 aileden 986’sına vatandaşlık verdiğini” yazıyordu. Aynı içerik, diğer gazetelerde de yayınlanmıştı. Türkiye’de “Beyaz Ruslar” devri böyle bitti. Bugün İstanbul’da onların torunları yaşıyor. Türk yaşamına entegre olmalarına karşın Rus köklerini unutmuyorlar ama içlerinde Rusça bilen çok az kişi var. Birçoğunun soyadları bile Türkleşmiş.
Sayfa 282 - Tarihçi Kitabevi, 2015 Çev: Uğur BükeKitabı okudu
Komplolara karşı İngiliz gizli servisi birçok önlem aldı ve eylem yaptı. 1921 kışında İstanbul’da resmi Rus Ticaret Misyonu kuruldu ve değişik ticaret heyetleri ortaya çıktı. Çebışev şöyle yazıyor: “...Konstantinopol’de ticaret [...] bahanesiyle Bolşevikler ortaya çıkmaya başladı. [...] Müttefik karşı istihbaratçıları zaman zaman bu ‘ticari delegasyonların faaliyetlerini durduruyorlardı. [...] Onları [yani “sözde heyet üyelerini”] her yerde yakalıyorlardı, en sık olarak da orospuların koyunlarında”.
Sayfa 26 - Tarihçi Kitabevi, 2015 Çev: Uğur BükeKitabı okudu
Reklam
39 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.