İngiliz şair, denemeci, opera eleştirmeni ve roman yazarı. Üslubunun hâkim özelliği hicivdir. Yazar en tanınmış eseri olan Karabasan Manastırı’nı ilk kez 1818’de yayımlamış, 1837’deki basımında bazı küçük değişiklikler yapmıştır. Eser roman olarak sınıflandırılsa da Peacock’ın diğer kitapları gibi deneme, oyun, şiir ve roman türlerini harmanlayan farklı bir yapıya sahiptir. Konu alışılagelmiş tarzda bir olay örgüsüyle aktarılmamıştır. Karakterler gerçek kişilerden çok onların karikatürü niteliğindedir. XIX. yüzyıl İngiliz Edebiyatı’nda kendine özgü bir yere sahip olan Karabasan Manastırı ince bir mizahla derin bir düşünce ve renkli bir düş gücünün gücünün ürünüdür.
Kabahat onların yapay eğitimlerinde; bu eğitim onları toplumun büyük oyuncakçı dükkanında satışa çıkarılacak müzikli bebeklere çevirmek için elinden geleni yapıyor.
Edebi zenginliği inanılmaz güzeldi. Hem oyun hem, kısa roman, hem uzun öykü hem deneme...
Kitaba başlamadan önce daha kasvetli bir etki beklediğim için belki, ama başından itibaren güldürdü ve sürükledi. Popülariteyle kirlenmemiş güzel bir eser dedim direk.
Olay ana karakterimiz Somurtkanın hayatı, çoğunlukla karşı cins ilişkileri üzerine hazırlanmış. Ama bu sadece ana çizgisi, çünkü çok daha dallı budaklı bir arka planı var. Vergilius, Byron, Shelley, Wollstonecraft, Rabelais, Shakespeare,...ve daha bir çok alanının iz bırakan yazar ve şairlerine atıflarda bulunarak hazırlanmış güzel bir hicivde okuyorsunuz aynı zamanda.
Zamansız ve her zamandan kırıntılar taşıyan bir eser, keyifle okudum...
Not: Favori karakterim Bay Pekfena(1984’ün unutulmaz cümlesi « Biraderin gözü üstünde » gibi) sürekli « iblis öfkesiyle üzerimize indi » diyerek gülme sebebim oldu.
Karabasan ManastırıThomas Love Peacock · İş Bankası Kültür Yayınları · 2019107 okunma
Thompson Love Peacock şair,opera eleştirmeni,deneme ve hicivli roman yazarı.
1818’de yayımlanan eserini 1837 yılında bazı değişikler yapıp tekrar yayımlamıştır.
:
Manastır denildiğinde ilk aklımıza kendilerini dine adamış rahiplerin dünya ile ilgilerini keserek yaşadıkları yapı aklınıza geliyor dimi?Ama bu Manastır bildiğimiz gibi değil.
Roman tiyatro deneme hatta şiirin birleşimiydi kitabın türü. Seçilen karakterlerin isimleri, manastar diye bahsedilen şato, neredeyse tamamı kasvetli mutsuz karakterlerin bir araya gelerek yaptığı sohbetler harikaydı. Bu kadar mutsuz, bu kadar hüzünlü karakter bir aradayken hikaye insanı hüzne boğacak zannediyoruz ancak yazarın eğlenceli anlatımı tek düze bir hikayeyi okunabilir ve eğlenceli kılıyor. Hikayenin sonu da son derece beklenmedik... sorgulamaları ve çözümlemeleri ile mutlaka okunmalı diyebileceğim kitaplar arasında...
Karabasan ManastırıThomas Love Peacock · İş Bankası Kültür Yayınları · 2019107 okunma