Ağız İçinde Dil Gibi kitabındaki Tomruk öyküsünden uyarlanmış, yönetmenliğini Şerif Gören'in yaptığı 1982 yılına ait film. Sadece tomrukları uyarlamışlar filme sanırım, öyküde kadın karakter yok, filmde Serpil Çakmaklı var :d Üstelik öyküdeki Nedim karakteri de kel.
İleti görseli
Osman Şahin öykülerinden uyarlanan filmlerin bazıları.
Büyümenin Türkçe Tarihi kitabını okuduğumda "Beyaz Öküz" öyküsü ile tanıştım yazarla, "Seni içime manzara yapmışam" cümlesi hâlâ aklımda, belki de bu cümle sayesinde unutmadım yazarın ismini. "Ayna" filminin Beyaz Öküz öyküsünün uyarlaması olduğunu öğrendiğimde, filmi izledim. Öyküdeki çaresizliğin, durgunluğun, öfkenin, öyküye sadık kalınarak yansıtıldığı, Ender Kıral imzalı harika bir film olduğunu keşfettim.
Osman Şahin'in Türk Edebiyatı'na katkı sağlarken ayrıca Türk Sinemasına'da katkı sağladığını 22 öyküsünün sinemaya uyarlandığını öğrendim. İzlediğim ve afişini bulabildiğim filmleri görsele ekledim. Mutlaka siz de tesadüf etmişsinizdir bu filmlerden birine eminim.
"... -burda uçmaz Barışcım çok küçük gelir bu avlu ona.
-küçük uçurtma uçururuz.
-yine uçmaz, kocaman çayırlarda uçurtmak gerekir.
-kocaman çayır nasıl olur İnci?"
"İkinci Dünya Savaşı sonunun "geceleri karartmalı" İstanbul'unda, yazdığı bir
şiir kitabı nedeniyle polisçe aranan bir aydının (Tarık Akan) kaçış öyküsünü
düzgün bir anlatımla aktardı."
Yusuf Atılgan'ın romanından uyarlanan
Anayurt Oteli ( 1986) ise yönetmenin belki de en önemli çalışmasını oluşturur.
Film küçük bir kasaba otelinin yaşamdan kopuk yöneticisi Zebercet'in (Macit
Koper) otelde bir tek gece kalan bir kadına (Şahika Tekand) bağlanarak, dönüşünü beklemesini konu edinir. Kadının dönmek bilmeyişi, saplantıları ve
yalnızlığı gittikçe artan Zebercet'i çılgınlığa ve ölüme sürükler. Yönetmen bu
içsel yolculuğu, yer yer sessizliklerin öne çıktığı sakin bir anlatımla aktarır."
Kitaplarını Halikamas Balıkçısı adıyla yayımlayan Cevat Şakir Kabaağaçlı'nın
yaşamından bir kesiti perdeye getiren Mavi Sürgün ( 1992), Ankara'dan Bodrum'a sürgüne giden yazarın (Can Togay) uzun tren yolculuğu boyunca geçmişiyle hesaplaşmasını konu edindi. Bodrum bölümü yolculuk bölümüyle çelişen film, çarpıcı görüntüleri ve aralarında Hanna Schygulla'nın da bulunduğu oyuncuların düzgün oyunculuğu ile dikkati çekti."