Ufuk Yetişkin

Ufuk YetişkinVita - Buluşma yazarı
Yazar
8.4/10
19 Kişi
33
Okunma
12
Beğeni
1.625
Görüntülenme

Ufuk Yetişkin Sözleri ve Alıntıları

Ufuk Yetişkin sözleri ve alıntılarını, Ufuk Yetişkin kitap alıntılarını, Ufuk Yetişkin en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Özlerken kırılmaktan, kırılırken özlemekten çok yoruldum.
Sayfa 235Kitabı okudu
Sen seni terk edenleri, sana söylenen yalanları affetmeden öğrenemezsin hiçbir şeyi.
Reklam
Tanrıların gücü için kaç yaşamı sonlandırdığını hatırlamıyordu.
"Kalabalığı sevmiyorum. Anlaşabildiğim üç beş kişi haricinde kimsem yok zaten. Ne kadar çok insan, o kadar gürültü ve bir o kadar pislik gibi geliyor bana. Çünkü insanların iyi olmaya değil de sadece mutlu olmaya çalıştıklarını görüyorum." "Her insan mutlu olmak ister, bunda ne var ki?" "Başkasının mutsuzluğuna neden olma pahasınaysa, çok şey var." "Bu nedenle de insanlardan uzak duruyorsun öyle mi?" "Evet."
Sayfa 237Kitabı okudu
"Yaşamın içinde bulunan tüm insanî duyguların birbiriyle olan mücadelesi bizi kendi içimizde bulunan güçten uzaklaştırdı. Çözümü kendi iç dünyamızda bulmaktansa, dışarıda hazır sunulan çözümleri tercih etmemize zorladı bizi."
Sayfa 142Kitabı okudu
Çocuk
... "Çocuk, "Yüklerin ağır", diye cevap verdi. "Sen aklındaki, kalbindeki, tüm benliğindeki yüklerden kurtulamadan cevapları alamazsın. Sen seni terk edenleri, sana söylenen yalanları affetmeden öğrenemezsin hiçbir şeyi. Ve sen terk ettiklerinden, nefret ettiğin herkesten af dilemedikçe açamazsın kendini gerçeğe", deyip, aralıksız söylenmeye devam etti..."
Reklam
Hayat
Bir çocuk uğruyor rüyalarıma,gel,hayatı öğreteceğim sana diyor. Daha senin yaşın kaç demeye kalmadan öylece inanıyorum ona. Çünkü inanmaya ihtiyacım var, öğret diyorum. Sonra düşünüyorum ve diyorum ki, onun yaşına kadar düşmüş mü hayat meselesi... Yani o denli anlamıyorum hayattan. Hani derseniz ki, sen ne saçmalıyorsun birader, hayatın anlaşılmayacak nesi var diye, o zaman ben de size derim ki, 'Hadi sizin yaşınız ondan da, benden de büyük, siz söyleyin hayat nedir?' diye. Ama durun, siz de söyleyemezsiniz, söyleseniz de ben sizin cevaplarınıza başka sorular sorup boğarım onları. Çünkü anlatamazsınız, mutluyken istisnasız uğrayan kara haberi, gideni, kaybetmeyi... En çok da ölümü... Evet, evet ölümü anlatamazsınız bana... Ya arkadaş niye ha, niye? Niye ölür anneler babalar? Daha mürüvvet görecekler, düğünde halay çekecekler, torun büyütecekler, değil mi ama?..
"Sizin de bileceğiniz gibi Apollon çok iyi ok atardı. Lakin tek ok atan tanrı o değildi, Eros'un da bir yayı vardı. Ve bir gün bu iki tanrı karşılaştıklarında Apollon Eros'la alay eder. Buna fazlasıyla alınan Eros da ondan intikam almaya ant içer. İşte o günden sonra Apollon'u Defne adında bir periye âşık ederken, Defne'nin de Apollon'dan nefret etmesine sebep olur. Hem de bunu yayıyla yapar. Böylelikle sizin o kudretli Apollon'unuz, sonunda kavuşma olmayan bir aşkın pençesine düşerek diğer tanrıların gözü önünde maskara olur. Peki, buna sebep olan asıl şey neydi? Tabii ki Eros'u kendinden küçük gören kibriydi."
Sayfa 174Kitabı okudu