Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.36.10
Uluğ Nutku
Uluğ Nutku Yorumları ve İncelemeleri
Uluğ Nutku yorumları ve incelemelerini, Uluğ Nutku kitabı hakkındaki okur görüşlerini , Uluğ Nutku puanlarını 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Uluğ Nutku, kavram ve durumlara farklı yaklaşımı ile henüz kitabın sunuş kısmında bile dikkati çekebilen enteresan bir felsefesi. Varoluş, nesensellik, bilimsellik gibi konular üzerinden donanımını okurla birlikte değil, okura rağmen aktarmayı marifet bilen düşünür. Tabi yer yer Gündüz Vassaf tarzı reddiyeleriyle dikkat çekse de bu ikisi arasında bağ kurmak zoraki ve ancak şu an yapabileceğim bir cüretkârlıktır. Ama yetenekli, donanımlı mıdır, evet gibi evet. Hele ki ölüm, vicdan, evrim ve kültürel devrim konularında yazdıkları ufuk açan, hayrete düşüren cinsten.
Bazı kanaatleri basit ama ilgiye layık. Örneğin genel bir insan ve insanlık tanımlaması etrafında dönen tartışmaların kısır oluşu gibi. Bunların yerine özel, öznel, hatta bölgesel bir insan ve insanlık tanımına girişilerek oraların sorunlarına eğilmenin daha evla olanağı görüşü var. Bu görüşü de acayip bir akademik tevazuyla yapabiliyor olması şu sıralar ihtiyaç duyduğumuz türden. Takdir edilsin ki ilmi değnek gibi kullanan bilenlerin cirit attığı bir dönemde zihne su serpiyor Uluğ hoca.
Tavsiye ehline minik, minicik bir izah olsun. Gerek görülürse daha da teferruata girerim. Tabi başka eklemek istediğiniz şeyler olursa da fazlasıyla minnet duyarız.
Reddiye
İnanmayı aşkınlıktan çıkaran düşünme yetimiz, doğruyu bulma konusunda kendisini çevreleyen bazı metafiziksel kabukları da kıracaktır. İnanç üzerine gidildikçe, içi deşildikçe yerini hayallere, yalanlara bırakır. Kendini kul gören ve gücün karşısında eğilen kimseler bu gerçeği farkedemezler. Bu kitabı okuyan kişi kendine şu soruyu sormalı: Efendiliği kabul edip inanç denizinde boğulmayı kabul ediyor muyum? Kesin gerçekliğe ulaşmada inançlar ne kadar etkin? Bu soruları sorup yanıt bulamıyorsa kitabı tekrar tekrar okusun.
Bu incelemeyi de anam babamın hayrına geçmesi için yapıyorum. Kitaba yolu düşene yol göstersin diye. Henüz incelemesi yapılmayan kitaplar beni üzüyor diye; uğranmamış nezih mekanlar gibi. Herkes kendi tarihinde kendi serüvenini yaşarken ola ki bu kitaba denk gelirse açıp okusun, bir işini görsün, kolay kılsın diye yazıyorum. Bu arada yolu kitaptan geçen insanlar iyi ki varlar. Sağ olun. Çok olun.
İncelemeye geçecek olursak: kitap 14 bölümden oluşuyor. Konular birbirinden bağımsız. Zaten çoğu 'artı' dergisinde çıkan yazılardan berceste edilmiş. Bu sayede fihrist bölümünden ilgimi çekeni alıp okudum. Konular hem sorgulama, hem fikir beyan etmesi hem filozofların görüşlerinin karşılaştırması hem de insana farklı açılardan konuyu sunması babından felsefi deneme denilecek tada sahip.
Zaman, Kültür, Ahlak, Homo Europaeus, Ontoloji, Bilinç, Eğitim gibi geniş bir konu yelpazesine sahip olan kitap okuyanının zihnine geniş bir düşünce etüdü yapacağı pasajlar sunuyor.
Ülkemizde unutulan, kıymeti bilinmeyen çok şey var. Edilecek çok sitemler var. Bu otağda felsefeye duyulan alaka(!) da var, Uluğ Nutku gibi bir çok düşünürümüzün gördüğü ilgi (!) de var. Düşünmenin bizi kurtaracağı bu çağda bu kadar az okunması bu eserlerin üzücü..
Ben bu kitabı okurken keyif aldım.
Yolu düşene de sevgiyle tavsiye ederim.
Keyifli okumalar dilerim.
İnsan Felsefesi kitabi, bilgi amaçlı bir kitap değilde daha çok pasajlar halinde dağınık konular çerçevesinde ilerliyor. Ancak iyi ve dikkatli bir okumayla anlaşılabilir diye düşünüyorum. Konu başlıklarına bakıp hemen detaylı bir inceleme yapıp sonra kitabı okumak daha faydalı olacaktır.
İçerik ve eleştirel düşüncelerim
A priori bilgi felsefesinin temellerinde yer alıp beli bir dönem kendini gösteremese de yeni çağda Tekrar ele alınmış. 5 Filozofun A priori bilgi hakkında makaleleri ve düşüncelerini ele alıp tekrar 3. Antinomi nin yazıla bileceğini uğur hocamız tez nitelikte öneri sunmuş.
Kitap hakkında eleştirileri yönünden
1. Salt bilgi olması hoşuma gitsede çok yorucu bir dili var.
2. Merak uyandırması konu itibariyle güzel olsa da dilin ağırlığı ve göz yorucu yabancı kelimelerin kullanımı merak yerine artık kitabın sonucuna yetişmeye çalışan bir tren yolcusu olunuyor.
3. Malum ağır dil üzerinde tekrar durucam çünkü kitap bitince notlarım çok işime yarasada kitabı bitirdim diye sevinç içine girip ağır bir yük kalkması duygusuna girdim.
Yeni başlayanlar ve orta düzeyli okuma yapıp felsefe için yeni yeni okumalar yapanlar için önerim
=> Bu kitap aşırı çok ağır.
Öncelikle esere insanın özellikle dini unsurlara neden inandığının cevabını bulacağını düşünerek başlıyorsunuz. "İnanmanın Felsefesi" adı en azından böyle bir beklentiye yol açıyor. Fakat eser bundan ziyade inançlarımızın aslında çok saçma olduğunu, temelsiz, asılsız inançlarla hayatımızı idame ettirdiğimizi anlatıyor. Bunu yaparken elbette değerli şeyler de aktarıyor olabilir ama bilimsel yazın türünden daha çok denemevarî bir üslup kullanıyor. Bazen siyasi çıkışlar bile gösterip tarafgir de davranıyor. Evrim teorisinin kesinliğine inanıp aslında ideolojik tabularını da ön plana çıkarıyor. Bana kalırsa eserin adı "İnanmama'nın Felsefesi" olmalıydı. İnanmayı ancak ona sahip olanın daha iyi anlatacağı kanaatindeyim. İnanmayan insanların da neden inanmadıklarını anlatması bu anlamda bana daha muteber geliyor. Yazar yanlış inancın temelsiz inancın tezlerini oluştururken kendisinin inançlarını temize çıkarıyormuş gibi görünmesi onu objektiflikten alıkoyuyor. Yine de okumaktan keyif aldım diyebilirim.