(Ümit Yaşar Bayazıtoğlu) 24 Nisan 1953’te Tekirdağ Malkara’da doğdu. Gazetecilik ve Halkla İlişkiler Yüksekokulu mezunudur. Haftanın Sesi, Nokta, Gergedan, Tempo, EP, Express, Roll, Akşam-lık dergilerinde çalıştı. Bir kız (Ada) babasıdır.
Ahmet Rıfkı, nam-ı diğer "Hain" Rıfkı; Atatürk' ün
karikatürünü yapmış ilk ve son çizer. Eğer ele geçseydi, Ali Kemal gibi sokak ortasında paralanacaktı. ••
"Kadın bir problemdir, ince bir mesele, bir dava. Kadın ile erkek birbirleriyle sevgi ve fedakarlık gösterileri içinde devamlı bir savaş, gizli bir mücadele halindedirler. Bu savaşın strateji ve taktik özellikleri, ruh kanunları yönünden, en büyük savaşlardan daha girift, dolambaçlı ve
çetin. Şahsiyetini bir manto gibi kadınına giydiremeyen erkekler daima mağlup. Bu bakımdan erkekte kadına hakimiyet, fizik ve fizyolojik kudretinin çok üstünde bir şey,
bir kafa ve ruh unsurudur. Kadını, kafanızla ve ruhunuzla kafasından yakalayacaksınız. Fizik ve fizyolojik kuvvetiniz de bu kudrete refakat edecek."
"Memleketin derdini görmüş, ona teşhis koymuş,
ilacını dahi bulmuş biriyken müstahak olduğum
muameleyi içime sindiremiyorum. Tepe üstü çakılmış bir adam gibi sersem ve hastayım. .. "
Bir çok kıyıda kalmis az ünlü yada çevresi tarafından tanınan guzel insanların hayat hikayeleri , hikayeleri gecen insanları okurken adeta bir zaman makinesine ile eski Istanbulu ve dünyayı hissettiğimiz biraz gecmis e özlem duyanları depresyona da sokan yada yaşadığı dönemden daha da uzaklastiran guzel bir kitap.En çok hippi Perihanin hikayesini, Camara Fatumata Sokme'nin, Prenses Fazıla'nin, Dario Moreno 'nun ve Karınca ezmez Sevki' nin hikayelerini sevdim.
Kıyıda köşede kalmış, kimimizin hiç adını duymadığı belki az biraz isminin geçtiği cümlelere denk geldiğimiz 42 kişiyi okuyoruz. Kimi İstanbul sosyetesinin, yeni cumhuriyet dönemi zenginleri, yeni zengin sinemacılar, yazarlar, çizerler hatta amigolar... Kaderi kara dansözler, ülke zamanına yenilmiş yitip gitmiş insanlar... Harika bir çalışma benim için çünkü ben deli gibi severim bu tür kitapları. Günümüzden tanıdığımız çoğu kişinin dedelerinden şanslı vaziyette hayat yaşadığının kanıtı gibi. Beni en çok düşündüren ise Cumhuriyet ile birlikte eğitimin öneminin, kültürlü olmanın, birçok dil bilmenin ne kadar önemli olduğuydu. Belki sadece küçük biz zümre bu fakat Atatürk'ün tüm yurdu o küçük zümre kadar donanımlı yapma hayallerini daha iyi anlıyor insan. Yazarın bir ikinci kitabı daha var. Yine bir çok insanın yaşamını bize sunacak yazar. Heyecanlıyım, eh sanırım biraz da magazin seviyorum diyelim...
Aydın Boysan hayattayken en saygı duyduğum kişilerden biriydi. Bu minvalde samimi bir söyleşisi ki Aydın bey nükteci bir karakterde olduğu için genelde söyleşilerinde işi komediye vurur, bu nehir söyleşi ise hem çok keyifli hem de size eski bir İstanbul gezisi yaptıyor ki ben kendisini yaşadığı dönem, tanıdığı kişiler, dostları ve sevmediğim İstanbul'un aslında nasıl keyifli bir şehir olduğunu göstermesi ile ziyadesiyle kendisini kıskandığım anılarını payaştığı çok keyifli bir kitaptır. Sanırım bir çırpında bitirdiğim bir kaç kitaptan biridir.
Hayat Tatlı ZehirÜmit Bayazoğlu · İş Bankası Kültür Yayınları · 201425 okunma