Ümran Ersin

Ümran ErsinAnısı Olmayan Sokak yazarı
Yazar
0.0/10
0 Kişi
4
Okunma
3
Beğeni
751
Görüntülenme

Hakkında

Gaziantep'te doğdu. Çocukluk ve ilk gençlik yılları babasının görevi dolayısıyla Anadolu’nun değişik yerlerinde geçti. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümünden mezun oldu. 22 yıl felsefe öğretmeni olarak görev yaptı. Edebiyatla yakından ilgilenen Ümran Ersin, Karşıyaka Belediyesi tarafından düzenlenen 2012 Homeros Edebiyat Ödülleri kapsamındaki Tarık Dursun K. Hikâye Yarışması’nda Mebruke adlı öyküsüyle Jüri Özel Ödülü'ne layık görüldü. Şair olarak tanınan Ümran Ersin'in şiir, öykü ve yazıları 2005 yılından itibaren Varlık, Yasakmeyve, Lacivert, Sincan İstasyonu, Kıyı, Alaz, Damar, Her Şeye Karşın Sanat, Şiiri Özlüyorum, Türk Dili, Özgür Edebiyat, Ünlem Sanat, Akatalpa, Kurşun Kalem ve Evrensel Kültür gibi süreli yayınlarda yer almıştır. Ümran Ersin, 2005 yılından beri yazmış olduğu şiirlerini Gün Lekesi (2010) adlı şiir kitabında toplamıştır. Kitaptaki şiirlerde zaman, varlık ve doğa temalarını işleyen Ersin, bunun nedenini toplumsal kirlenmeye, toplumun yozlaşmasına bağlamaktadır. Eriş, kitabı şu cümlelerle değerlendirmiştir: "Doğayla iç içe bir şiir Ümran Ersin’in şiiri. Tabiat unsurları insansı biçimlere bürünür bir anda, bir güvercin ya da hatmi çiçeği sızar dizelere ansızın. (...) Gün Lekesi toplumsal ve bireysel vicdanın duru, arık, sahih sesi. Yozlaşmaların, istismarların kirletemediği anlamaya, açıklamaya çalışan, başkaldırıya dönük bir ses." (Eriş 2012). Sevmem Öğleden Sonralarını (2014) şairin diğer şiir kitabıdır. Ümran Ersin, Anısı Olmayan Sokak (2019) adlı hikâye kitabında şair duyarlılığıyla, kentin kadınlarını ele alır. Erkeklerin ötelediği, ev içlerine sıkışmış ama yaşama sıkı sıkıya bağlı kadınların öyküsünü anlatır. Anısı Olmayan Sokak’ta, olayların ve duyguların iç içe geçtiği, insan sıcağı yüklü, kahramanlarını sevgiyle anlatan izlek, biçim, dil olarak farklı öyküler bulunmaktadır. Kitapta yer alan Akordeon öyküsünde müziğin akışıyla erotizmin soyut biçimlenişi, Meryem’in Gecikmiş Düşü ve Yine Limon Dilimli Çay adlı öykülerde ise alışılagelen, yasaklanmış varlığa karşı duyulan erotizm okunmaktadır. Her üç öyküde erotizm, okura asıl sorun olan cinsellik olgusunu yansıtabilmek amaçlı ve abartılmadan söz edilen bir öğedir. Yazar insana dair doğal bir güdü olan cinsellik sorununa ışık yakarken erotizmi araç olarak kullanır.

Okurlar

3 okur beğendi.
4 okur okudu.
3 okur okuyacak.
Reklam

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Oysa adamın, "Keşke seni daha önce tanısaydım" diye içinden geçirişini asla bilmeyecekti..
Kimi zaman çaresiz kaldığında savaşmaktan yorulduğunda boşluğuna kendini salıverdiğin dolantıdır unutma oyunu.
Reklam
Hızlanan zamanda kaydedilecek anı kalmamıştı.
Koş ozaman, kim tutuyor seni kendinden başka?
Sökülmeye görsün torbanın köşesi, onca öfke z sıkıntı birbirini ite kaka ufacık delikten dışarıya doğru fırlar telaşla. Hazmedilmeyen , uğurlanmayan acıları dışarıya çağırıp kucaklamayı sever insan.
Henüz kayıt yok

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
Reklam
Henüz kayıt yok