“İyi geceler, Elalı.”
Boğuk sesini duyunca yere indirdiğim gözlerimi gözlerine çıkardım. Saf bir sesle, “Elalı?” diye sorunca başını aşağı doğru eğdi.
Gözlerimin içine bakıp, “Gözlerin...” dedikten sonra arkasını döndü. Alaz, sözleriyle beni bilinmezliğin kollarına doğru itelediğinden habersiz bir şekilde çıkıp gitti.