Venus Khoury-Ghata Reviews
You can find Venus Khoury-Ghata reviews, Venus Khoury-Ghata book reviews, Venus Khoury-Ghata ratings on 1000Kitap.192 syf.
7/10 puan verdi
Lübnan asıllı Fransız Şair ve Yazar Vénus Khoury-Ghata ülkesinde edebiyat eğitimi aldı. İlk şiir kitabını 1966’da yayımladı. 1972’de Paris’e yerleşen yazar, Louis Aragon’un yönettiği Europe dergisinde çalıştı. İlk romanı Les inadaptés ise 1971’de yayımlandı. Çağdaş Fransız yazınının en önemli isimlerinden biri olarak kabul edilen yazar, şiir ve romanlarının yanı sıra edebiyat eleştirileri de kaleme almaktadır. 2009 yılında Académie Française’in büyük şiir ödülüne, 2011’de ise Goncourt Şiir Ödülü’ne layık görülmüştür...
Çöl kıyısında unutulmuş bir köyde cezasını çekmeyi bekleyen Noor, zinadan suçlu bulunur!!! ve recm edilecektir. Kaçmayı ya da isyan etmeyi düşünmez, tek arzusu kaderine boyun eğip günahının bedelini ödemek olan kadının yalnızca düşüncesi, babalarının alıp gittiği üç çocuğudur!!! Ne özgürlüğe özlem duyar ne de olası bir başka hayata. Ama bir kadın, yabancı bir kadın giriverir hayatına olaylar şekillenir kesişen hayatlarla...
Yine kadın halleri yine yürek burkan durumlar hiç değişmeyen
"Coğrafyanın Kader Olduğu Vakitler"...
Konu itibariyle çok ilgi çekmesine rağmen ara ara sıkıldığım benim için durağan 1kitaptı halbuki çok seveceğimi düşünerek almıştım belki de okuma zamanım uygun değildi konusunu çok sevdiğim üslubunu çok da sevemediğim bı kitaptı...
Kitabı okurken her satırda kalbimde bir ağırlık hissi oldu hep Madelştam'in tek başına verdiği ayakta durma mücadelesine şahit olacağınız bir kitap.
Çok etkiledi kitap beni. Evet böyle hayatlar var ve her okuduğumda içim daralıyor, bir şey yapamamak çok üzüyor.... Kouf'ta geçen olaylar, bir kadının Recm edilecek olması... Hükmü veren Şeyh'in isterse iptal edebileceği ama etmemesi, keyfine bağlı olması...
Of yaaaa..... Kadın olmak, kız çocuğu doğurmak....
Eğer okumadıysanız tavsiye ederim anlatım dili ve kurgusu ile sizi içine alan bir kitap.
Evet konusu içinizi daraltsa da gerçek olanlar bunlar.....
Venus Khoury-Ghata’nın Mandelştam’ın son günleri kitabı, Sovyet şair Osip Mandelştam’ın hayatının son yıllarını anlatan bir romandır. Kitap, Mandelştam’ın Stalin’e yazdığı epigram yüzünden tutuklanması ve sürgüne gönderilmesiyle başlar. Mandelştam, sürgün hayatı boyunca şiir yazmaya devam eder, ancak Stalin’in baskısı altında giderek daha yalnız ve çaresiz hale gelir. 1938 yılında, tekrar tutuklanır ve Vladivostok yakınlarındaki bir toplama kampına gönderilir. Bir yıl sonra, kampta hayatını kaybeder.
Kitap, Mandelştam’ın hayatının son yıllarını, onun kendi şiirlerinden, arkadaşlarının ve akrabalarının tanıklığından ve tarihsel belgelerden yararlanarak anlatıyor. Khoury-Ghata, Mandelştam’ın şiirlerini ve düşünce dünyasını derinlemesine inceleyerek, onun Sovyet rejiminin baskısı altındaki trajedisini ve şiirin gücünü ortaya koyuyor.
Kitap, Sovyet tarihini ve sanatını ilgilendiren herkes için değerli bir kaynaktır. Ayrıca, şiirin gücü ve ifade özgürlüğü hakkında da önemli bir mesaj veriyor. Keyifli okumalar dilerim.
Yoksul, bağnaz, erkek egemen bir Ortadoğu ülkesinde kadın olmanın yürek burkan hikâyesini anlatıyor Yedi Taş.
Zana küçücük bir kız çocuğu, kardeşine hamile...
Noor, tecavüze uğramış recm cezası uygulanacak hamile bir kadın, dahası kendisine tecavüz edenden zevk aldığı için ölmeyi hak ettiğini düşünecek kadar kaderine teslim olmuş biri.
Amina, yarı deli Noor'un belki de tek arkadaşı.
Kitap ana karakteri isimsiz, evli sevgilisinin onu terk etmesi ve kedisinin ölümü üzerine uluslararası yardım kuruluşuna katılmış bir kadın.Noor'u hayatta tutmak için mücadeleye başlar.
Yine içim yana yana okudum.Kadın olmak zor da bazı kadınlar için çok daha zor.Bir kez daha coğrafya kadere geldik.
İlk olarak yazı diline aşina olmadığım için kitaba ısınamadım, ortalara doğru buna alışmış olsam da biyografik roman sevmediğim için keyifle okuyamadım. Aslında Marina’nın hayatı olaylı olsa da bu kişiye ilgimin olmaması kitabı benimseyemememde etkili oldu sanıyorum. Tarih bilgimin olmaması ve ilgilenmemem de cabası.
Kitap hakkında da şunu diyebilirim genel olarak dürtüsel yaşamayı okudum. Bu kadar haz odaklı birinin sonunun böyle olmasına şaşırmadım. Dış etkenlerin zorluğu elbette vardı, kolay şeyler yaşadığını söyleyemem ama bana kontrol sağlamayı bilseydi hayatı daha farklı yönelebilirdi diye düşündürttü.
Kitap sırf bilgi akışlı olmasaydı biraz daha yorum katılsaydı daha çok sevebileceğimi düşünüyorum. Üzerinde konuşulacak, kişilik analizleri yapılacak noktalar vardı. Bunlar daha iyi kullanılabilirdi bence.
