Norveç Edebiyatı'nın vazgeçilmezidir "özgürlüğe kaçış" teması. Doppler, Uzağın Ötesinde, Gece Boyunca gibi kitaplarda hep ailesini terk eden bir adamı okuduk. Miras'ta ise özgürlüğü arayan bu defa bir kadın oluyor. Sadece fiziksel değil ruhsal özgürlüğü arayan geçmişin yaralarından kurtulmaya çalışan bir kadın.
Kitap bir anne babanın dört çocuğundan sadece ikisine bıraktığı kulübelerin miras kavgasıyla başlıyor ama bu kavganın altında çok daha büyük bir gizem saklı. Yazar bu gizemi son ana kadar öyle güzel koruyor ki merakla sayfaları çevirirken sona nasıl geldiğinizi anlamıyorsunuz. Bir yandan da bu kavganın arasında kaldığınızı, bu çıkmazın nasıl sonuçlandırmanız gerektiğini karakterle birlikte hissedip geriliyorsunuz.
Norveç edebiyatından kesinlikle daha çok kadın yazarın kitabı Türkçe'ye kazandırılmalı. Hem kurgusunu, hem dilini hem de hissettirdiği duyguları çok sevdim.
Çeviriyi yapan Dilek Başak'a bu güzel eseri bize ulaştırdığı için ayrıca teşekkür ederim. Siren yayınlarının kapaklarını hep çok sevmişimdir ama bu kitabın kapağı bambaşka, tek kelimeyle bayıldım.
Kitap: 9/10
Çeviri: 10/10
Kapak: 10/10