Araştırma yapmak, kolay, bilinen bir yere giden düzgün bir yolda gezinmek gibi değildir; daha çok kayalık, ağaçlarla kaplı bir bayırda aşağı ve yukarı zikzak çizen, bazen sis içerisinde, görünceye kadar tanıyamayacağınız bir şey aramaya benzer.
Yazarın retoriğinin başarısı yazarken okurlarını düşünüp düşünmediğine bağlı değildir; nasıl ki "salt hesaplama" başarıyı garantilemiyorsa, en bilinçsiz ve Dionysosçu yazarlar bile ancak bizi dansa katabildiği ölçüde başarılıdır.
Onu Faust gibi tasvir etmek yanlış olmazdı: Bayağı insanların kullandığı yolları terk etmiş fakat daha iyi bir yol bulacak ışıktan yoksun, kıyasıya kasvetli bir varlık"