'...aradan geçen bunca yıla rağmen çocukluk anılarının bir kısmı bütün teferruatıyla kalıyor ve gitmiyor.Dün akşam ne yediğini hatırlamakta zorlanan kişi,60 küsur yıllık olayları bugün olmuşcasına hatırlıyor...'
Bu olay bana artık bu ülkede yarınımın tamamen belirsiz ve karanlık olduğunu göstermiş, verdiğim göçme kararının, her şeye rağmen doğru olduğuna beni inandırmıştı.
kütüphaneden arkasındaki yazıdan etkilediğim için aldım.Büyük yazarların ,büyük hayatlarında anlattıkları sıradan insanları okuruz hep.Peki ya sıradan insanların sıradan yaşamlarını anlattıkları kitaplar?Yazarın dili hoşuma gitti.Gerçekten içten bir şekilde.sallanan sandalyesine oturmuş yumuşacık sesiyle bana başından geçenleri anlatıyormuş gibi hissettim.Eski İstanbul'u seven ve onu bir Rum'un gözünden görmek isteyenler için iyi bir seçim olacaktır.