Bir insanın yüreği hayvan sevgisiyle dolunca bunu öyle güzel bir dille anlatıyor ki. İki kedinin gerçekten konuştuğuna inanıyor insan. Bir sayfa, bir sayfa daha derken bitiveriyor kitap. Kitap bitiyor ama siz onu başucunuzda tutmaya devam ediyorsunuz. Tekrar tekrar gülümsemek, gülümsemek ve gülümsemek için.
Dingin, huzurlu, net bir hayat felsefesine sahibim. Önce lafa bakarım laf mı diye, sonra adama bakarım adam mıymış diye. Evet adammış gerçekten. Normal, bıyıklı birisi. Leblebi yiyo.
Üzüm ve diğer şeyler her sayfasında ayrı güldüğüm kitap bitene kadar gülümsemem yüzümden düşmediği minnoş bir kitaptı benim için. İki muhteşem kedi ve genç bir adamın macerasını anlatıyor. Ryuk'un üzüme olan düşkünlüşü, didişmeleri çok eğlenceliydi arada böyle kitapları okumayı seviyorum. Üç kafadar harikasınız.
"Avzını mı ısırayım illa?"
Koskoca kitabın sayfalarında küçücük diyaloglar... Kitap boyutu biraz küçük olsaymış keşke. Üzülerek belirtmeliyim ki bu kitabı gördükten sonra herkesin kitap yazabileceğini düşünüyorum. Ben de kedileri çok severim ama her kedi seven bu kitabı sevecek diye bir şey yok, değil mi?