Hep bir yerlere gidecekmiş gibi yaşadı:
Düzendışı,okunaksız,tedirgin.
Bir gün baktı ki bu dünya göze-göz dişe diş;
Bir gün baktı ki bu dünya yaşanmayacak kadar güzel.
Silip ak kağıtlara yazılmış sabahlarını, akşamlarını,
Bir büyük deniz düşünerek sustu.
Artık sana şiir yok.Artık hiç kimselere yok.
Şimdi bir nehirde gidiyor kara şapkası
Hep bir yerlere gidecekmiş gibi yaşadı:
Okunaksız, düzendışı, tedirgin .
Bir gün baktı ki bu dünya göze-göz, dişe-diş ;
dünya yaşanmıyacak kadar güzel
Silip ak kağıtlarda yazılmış sabahlarını, akşamları,
Bir büyük deniz düşünerek sustu
Artık sana şiir yok. Artık hiç kimselere yok.
Şimdi bir nehirde gidiyor kara şapkası
Hep bir yerlere gidecekmiş gibi yaşadı:
Okunaksız, düzendışı, tedirgin .
Bir gün baktı ki bu dünya göze-göz, dişe-diş ;
Bir gün baktı ki bu dünya yaşanmıyacak kadar güzel
Silip ak kağıtlarda yazılmış sabahlarını, akşamları,
Bir büyük deniz düşünerek sustu
Artık sana şiir yok. Artık hiç kimselere yok.
Şimdi bir nehirde gidiyor kara şapkası
Hep bir yerlere gidecekmiş gibi yaşadı:
Düzendışı,okunaksız,tedirgin.
Bir gün baktı ki bu dünya göze-göz dişe diş;
Bir gün baktı ki bu dünya yaşanmayacak kadar güzel.
Silip ak kagıtlara yazılmış sabahlarını, akşamlarını,
Bir büyük deniz düşünerek sustu.
Artık sana şiir yok.Artık hiç kimselere yok.
Şimdi bir nehirde gidiyor kara şapkası...
Yılmaz Gruda’yı kaybetmişiz.
Doğa karşısında direnmek mümkün değil. Ölüme karşı koymak da…
Sadece usta bir oyuncudan ayrılmıyoruz. Sıkı bir şair, traji komiği ustaca yakalamış bir oyun yazarı ve romancıya da veda ediyoruz.
Yılmaz Gruda 1999 yılında Çerçi Zeus isimli şiir